Humex Kripto Para,Saadet Zinciri Dolandırıcıları ilgili Yeni belgeler ve Bilgiler
Türkiye’de faaliyet gösteren firma, hem hesapları alım satım işlemine kapatılan kullanıcıları hem de olaydan habersiz şirket çalışanlarını şoke etti. Humex’in sahibi Tank Kaiçe’in 20 milyon dolarla kaçtığı iddia edildi.
- Whatsap Haber İhbar hattımızı arayan ve kendini Humex çalışanı olarak söyleyen kişi Halk İle ilişkiler müdürünün Hakan M. olduğunu Googlada yaptığımız araştırmalarla Halkla ilişkiler personeli plarak çalışanın Türk Vatandaşı Neslihan Kaymaz olduğu bilgisine ulaşılmıştır.
- Haberimizi okuyan Neslihan Kaymaz bizi telefonla arayarak Kendisinin Dolandırıcı şirket olan Humingbırd teknoloji şirketinin Halkla ilişkiler servisinde çalıştığını ifade etmiştir.
Müşteri hesaplarından kripto para alımı amacıyla yurt içi ve yurt dışı kripto para borsalarına ya da gerçek veya tüzel kişi hesaplarına müşteri profiline uymayacak sıklık ve tutarda para transferi yapılması.”
“Kaynağı bilinmeyen veya şahsın mali profili ile uygun olmayan şekilde yapıldığından şüphelenilen kripto para satımı sonucunda müşteri hesaplarına transfer gelmesi.
HUMEX NEDİR?
Humex, kripto para borsası olarak piyasaya sürüldü. Platformun kurucusu Franko Çonk Enrikuez’dir. Humex’in CEO’su ise Çinli yönetici Tank Kaiçe’dir.Ancak Sosyal medya paylaşım sitesinde yorum yapan
Kısa süre önce Türkiye’de faaliyete geçen yabancı sermayeli HUMEX isimli kripto para borsası, yüksek kar marjı vadederek günden güne kullanıcı sayısını artırdı.
Humingbırd teknoloji yatırım şirketi olarak ülkemizde 2021 yılında faaliyete geçmiş bir kripto para borsasıdır. Yaklaşık yirmi milyon dolarlık bir yatırımla Türkiye’ye geldiklerini iddia etseler de ticaret sicilinden yüz bin Türk lirası kadar bir sermayeleri olduğu iddia ediliyor.
Yabancı sermayeli HUMEX Kripto Para borsasında hesap çekim işlemleri bir anda kapatıldı. Şirket kurucuları ve yöneticileri sırra kadem bastı. Platforma para yatıran kişiler ise hiçbir sosyal medya hesaplarından ulaşamıyor.
Şirketin kurucusu ve Franko Çonk Enrikuez ve CEO’su ise Çinli yönetici Tank Kaiçe’nin 20 milyon dolarla yurtdışına kaçtıkları öne sürülüyor. Çinli yöneticinin kendi ülkesinde dolandırıcılık suçundan hüküm giydiği ve bu nedenle Malezya vatandaşlığına geçtiği de iddialar arasında.
KRİPTO PARA BORSASI HUMEX NEDEN KAPANDI?
Merkezi kripto para borsaları kullanıcılarının varlıklarını belirli merkezi bir borsada tutuyor. Bu borsaların yatırımcılarının güvenini suistimal etmesi durumunda ise kullanıcılar varlıklarına bir daha erişemeyebiliyor. Yine Humex örneğinde olduğu gibi kullanıcılar varlıklarını borsadan çekemediklerini birçok sosyal mecradan duyurdu. Humex Twitter adresini kapatırken, Instagram hesabı üzerindeki son paylaşımda kullanıcılar hesaplarına erişemediklerini ve paralarını çekemediklerini belirtti. İşe alım sürecinde ise kişinin işe alınması için çevresinden birine 100 dolarlık yatırım yaptırması gerekiyor.
HUMEX NE VADEDİYORDU?
Humex’in sitesi üzerinden ufak bir araştırma yapıldığında, bir kripto borsasından ziyade bir ponzi şeması görülüyor. Kullanıcılara “Yüksek Frekanslı Algoritma” dedikleri bir bot olduğu göze çarpanlar arasında. Kullanıcılar paralarını yatırıyorlar ve bu bot bu paralar üzerinden alım satım yaparak kâr elde ediyor. Bu işlemden ise komisyon keserek kalanı kullanıcıya aktarıyor. Bu noktada sistemin Bitconnect ile neredeyse aynı olduğunu söyleyebiliriz.
20 MİLYON DOLAR DEDİLER AMA 100 BİN TL SERMAYELERİ ÇIKTI
Avukat Mehmet Tufak Koçak, “Humingbırd teknoloji yatırım şirketi ülkemizde 2021 yılında faaliyete geçmiş bir şirkettir. Yaklaşık yirmi milyon dolarlık bir yatırımla Türkiye’ye geldiklerini söyleseler de ticaret sicilinden anlıyoruz ki yüz bin Türk lirası kadar bir sermayeleri var” bilgilerini verdi.HUMEX isimli kripto para borsasında kullanıcıların hesapları bir anda çekim işlemine kapatıldı, platformun kurucuları ve yöneticileri ortadan kayboldu. Platformun kurucusu Franko Çonk Enrikuez‘in ve CEO’su Tank Kaiçe’nin 20 milyon dolarla yurtdışına kaçtıkları öne sürülüyor. Yatırımcılar ve çalışanlar suç duyurusunda bulundu.
Yabancı sermayeli HUMEX isimli Kripto Para borsasında hesap çekim işlemleri bir anda kapatıldı. Şirket kurucuları ve yöneticileri sırra kadem bastı. Mağdur yatırımcı, “Normalde akşamları karları çekebiliyorduk. Baktım akşam kar yatmış fakat çekme işlemini yapamıyorum. Parça parça olmakla birlikte 12 bin Dolar kadar yatırmıştık maalesef” dedi.
İSTANBULDA METROLARDA REKLAMLARI YAPILMIŞ !…
20 MİLYON DOLAR DEDİLER AMA 100 BİN TL SERMAYELERİ ÇIKTI
Avukat Mehmet Tufak Koçak, “Humingbırd teknoloji yatırım şirketi ülkemizde 2021 yılında faaliyete geçmiş bir şirkettir. Yaklaşık yirmi milyon dolarlık bir yatırımla Türkiye’ye geldiklerini söyleseler de ticaret sicilinden anlıyoruz ki yüz bin Türk lirası kadar bir sermayeleri var” bilgilerini verdi.
Asya merkezli Humex borsası ortalardan kayboldu
Çin’de faaliyetlerine başlayan Humex şirketi zamanla farklı ülkelere de hizmet verdi. Hizmet verdiği ülkeler arasında Türkiye’de yer alıyordu. Diğer dolandırıcılık vakalarında olduğu gibi insanların güvenini kazanan şirket, sonrasında büyük vurgun yaparak kaçtı.
PARA ÇEKİM İŞLEMİ BİR ANDA DURDURULDU, YÖNETİCİLER DE ORTADAN KAYBOLDU
Platformun kurucusu Franko Çonk Enrikuez‘in ve CEO’su Tank Kaiçe’nin 20 milyon dolarla yurtdışına kaçtıkları öne sürülüyor. Çinli yöneticinin kendi ülkesinde dolandırıcılık suçundan hüküm giydiği ve bu nedenle Malezya vatandaşlığına geçtiği de iddialar arasında.
Çalışanlar , “Öğlen molasından sonra şirkete döndük arkadaşlarımla birlikte bir gerginlik sezdik. Fakat hiç beklemediğimiz için hala daha olumlu düşünmeye devam ettik. Yaklaşık bir saat kadar bir süreç geçti ve ondan sonra artık gitmiş olabilecekleri durumunu düşünmeye başladık” diye konuştu.
Avukat Koçak, “İki bin, iki bin beş yüz kadar mağdur söz konu. Şirket çalışanlarıyla beraber iki bin altı yüz rakamına ulaşmış oluyoruz. Halihazırda eğer yatırımı devam eden varsa şu an para çekmeleri imkansız. Para çekimine kapalı sistem” dedi.
Mağdur yatırımcı, “Bir tanıdık vasıtasıyla duydum açıkçası. Duyduğumda da çok kar elde edebileceğimi düşündüm. Bunun üstüne de kredi çektim. Ev kredisine de girmiştik. Maalesef ki şu an ne bu krediyi ödeyebilecek durumdayım ne de çektiğim ev kredisini ödeyebilecek durumdayım” ifadelerine yer verdi.
Dolandırıcı Humingbırd teknoloji yatırım şirketi olduğu iddia edilen Şirketin Serbest Muhasebeci Malimüşeviri ve Yeminli malimüşaviri Şirketin Resmi Kayıt ve kuyduatlarını tuttukları için ve Şirketin Banka hareketlerini Kanun ve yasalara göre Remi defterlere işledikleri için bu şirketten hiç şüphelenmediler mi ?Şirketin Maliye ye karşı beyannamelerini veren Resmi Malimüşavirleri Bu şirketin Banka hareketlerinden şüphelenip Masaka ve Devletin İlgili kurumlarına Şüpheli İşlem Bildiriminde bulundularmı ? Bulunmadılarsa eğer onlarda Görevlerini yerine getirilmediklerinden dolayı ve Kanunen ŞİB yani Şüpheli İşlem Bildiriminde bulunmadıkları için Suç işlemiş oluyorlar.
SADECE YATIRIMCILAR DEĞİL, ŞİRKETİN 75 ÇALIŞANI DA MAĞDUR OLDU
Mağdur olduğunu İddia eden çalışanların SGK girişleri varmı ?Mağdur çalışanlar Maaşlarını Sistem üzerinden mi ? Yoksa SGK Girişleri olduğu için Bankalardanmı maaşlarını çekiyorlardı ? Yoksa onlarda bu saadet sisteminin bir parçası olarakmı Maaşlarını alıyorlardı ?
Mağdur çalışan İddası: “Bizler hiçbirimiz maaşımızı almadık. Hiçbir hakkımızı alamadık. Zaten maaş gününde gittiler. Hiçbir hakkımız yok şu an. Yani biz de aslında herkes kadar mağduruz” şeklinde konuştu.
Hem yatırımcıların hem de çalışanların şikayeti üzerine soruşturma başlatıldı.
TWITER ÜZERİNDEN PAYLAŞILANLAR !…
Hannibal ama katil olmayan
NFT’nin tabanını oluşturan, halka açık blok zinciri teknolojisinin çalışma prensibi nedir?
Blok zinciri, verileri tek bir merkezde değil milyonlarca farklı bilgisayarda depolayan, merkezi olmayan dağıtık bir veritabanı.
Blockchain teknolojisinde merkezi bir otorite yok, güvenlik çözümünü farklı bir yöntemle sağlıyor. Sisteme bağlı çok sayıda bilgisayara sahip bir hackerın bile blok zincirini yanıltmasının önüne geçmek adına, böylesi bir saldırının maliyetinin, kazancından yüksek olacağı bir sistem geliştirildi. Yani hackleyecek kişi saldırıyı yaparken kazancından çok harcaması gerekiyor.
KRİPTO PARA ÖDÜLÜ
Blockchain teknolojisinde, zincire yeni bir blok eklerken yapılan işlemin maliyeti, üst düzey donanım ihtiyacı ve çok yüksek elektrik sarfiyatıyla bilinçli olarak yüksek tutuluyor. Yani sistemin bir parçası olmak, işin temel tasarımı gereği çok çok pahalı bir süreç.
Sisteme dahil olan ve bu işten gelir elde eden madenciler, maliyeti bir şekilde karşılamak zorunda. Masrafları karşılayacak merkezi bir otorite olmadığından, bu boşluk da kendi içinde bir ödül mekanizmasıyla, yani kripto parayla dolduruldu.
BLOK ZİNCİRİ SİSTEMİ “İNANANLARA” İHTİYAÇ DUYAN BİR TARİKAT YAPISINA DÖNÜŞÜYOR
Fakat donanım ve elektrik giderleri, ödül olarak kazanılan kripto varlıklar ile ödenemeyeceği için bunların gerçek paraya dönüştürülmesi gerekiyordu. Yani sistem dışından birilerinin bu kripto paraları gerçek para karşılığında satın alması gerekiyordu.
Bunları sistem dışında insanlara satmanın tek yolu da gelecekte bu kripto paraların değer kazanacağı yönündeki spekülasyonlar. İşte bu sebepten blok zincir sistemleri her daim yeni “inananlara” ihtiyaç duyan bir tarikat yapılanmasına dönüşüyor.
KRİPTO PARALARDA MERKEZİLEŞME SORUNU
Sistem teknik olarak merkeziyetsizlik fikriyle tasarlanmış olsa da ödüllendirme mekanizması(kripto paralar) yüzünden tekrar merkezileşmesi kaçınılmaz oldu. Daha geniş madencilik havuzları daha düşük masraflar, daha yüksek kâr demek. Hal böyle olunca da merkezileşme tesadüf değil kader oluyor.
Son 5 yılda Bitcoin madencilerinin %0,1’i, dünyada şimdiye kadar yapılan toplam işlemlerin %50’sini gerçekleştirmiş durumda. Yani belirgin bir derecede merkezileşme söz konusu.
Ethereum zincirinde de 3 büyük havuz, madenciliğin yarıdan fazlasını elinde tutuyor.
BTC kazanmak için blok zincirinde yeni bir blok eklemek adına kullanılan akıl almaz enerji miktarına bir örnek verelim. İki taraf arasındaki bir transfer, VISA üzerinden yapılırsa 1,5 WH enerji sarf ederken, BTC üzerinden ise 2.265.000 WH enerji sarf oluyor. Sistemin merkezileşmesine sebep olan,
Bu israftan kurtulmak için or fakat bu yapıda madencilik ödülleri çok parası olana gidiyor, merkeziyetsizlik amacıyla çelişiyor. Ayrıca ETH’nin ortaya koyduğu PoS’in ciddi teknik problemleri mevcut bu yüzden geçiş hep “seneye” erteleniyor.
Özetle halka açık blok zincirler masraflı bir savunma mekanizmasına ihtiyaç duyar. Bu masraf bir kripto para ödül mekanizması gerektirir. Kriptoyu gerçek paraya çevirebilmek için de değerinin artacağı spekülasyonuna ihtiyaç vardır. Bu da sistemi bir spekülasyon makinesine çevirir.
Spekülasyondan para kazanmak için kripto piyasalara giren küçük oyuncular için de problem şu ki, bu regülasyonsuz sistemde büyük oyuncular istedikleri gibi manipülasyon yapıyor. Üstelik madencilik masraflarından dolayı sistem totalde para kaybediyor.
Oysa ki blok zincir değiştirilemez ve üzerinden veri silinemez. Silemediğiniz veri de size ait olamaz. Eski sevgiliniz sizin çıplak fotoğrafınızı blok zincire yüklerse bunu kimse silemez. Web3’te kişisel verilerin gizliliği ile ilgili ciddi problemler var. Web3.0 veri güvenliğiyle ilgili problemler için burayı tıklayınız.
Web3.0’DA ATTIĞINIZ HER ADIM PARALI OLACAK
Merkeziyetsizliğin pratikte var olmadığını zaten söylemiştik. Bahsetmekten kaçındıkları taraf ise şu; Web3.0 üzerinde her adımınız paralı olacak. Fotoğraf yükleme, tweet atma, beğeni, yorum her adımınızda kripto para ödemek zorunda kalacaksınız
Bir Web3 sosyal medya uygulamasının nasıl kullanılacağını merak ediyorsanız güzel bir simülasyon yapılmış, girip deneyebilirsiniz. Web3.0 simülasyonu için buraya tıklayınız. Gelelim asıl konumuz olan NFT üretimi ve satışına.
NFT ‘EŞSİZ ESER’ İDDİASININ ALTINI DOLDURACAK TEKNOLOJİDE DEĞİL
NFT’lerin Web3’te yoğun olarak kullanılacağı iddia ediliyor. NFT’ler ile ilgili en önemli iddia bir eserin eşsiz olduğunu ve orijinalinin size ait olduğunu kanıtlaması. Fakat NFT teknolojisi bu iddianın altını dolduracak kapasitede değil.
Evet, NFT’ler size aittir. Fakat bu tokenların altında yatan eserin size ait olduğunu göstermez. Blok zincirler token’ın altındaki eserin eşsiz ve benzersiz olduğuna dair teyit ve kontrol mekanizmasına sahip değildir.
Gerçek hayatta sanat eserlerinin fiyatlandırmasının sübjektifliği, sanatı kara para aklama konusunda bir araç haline getirdiğinden, kriptocular aynı motivasyondan hareketle dijital illüstrasyonları NFT’ye çevirmeyi gözüne kestirdi.
İllüstrasyon sanatçılarının yaşadığı ekonomik güçlükler ve dijitalde karşılaştıkları telif problemleri, bu topluluğu kriptocular için bir hedef haline getirdi. Kripto paralara kullanım alanı bahanesi bulmaya çalışanlar için dijital sanat biçilmiş kaftan vazifesi gördü.
Veri güvenliği ve merkeziyetsizlik nasıl suistimal ediliyor?
Fakat NFT alıp satanlar, bir esere veya eserin telif haklarına sahip olmazlar. Maalesef aldıkları şey yalnızca bir internet linki. Alındığı esnada o linkte bir JPG olabilir ama söz konusu URL’in içeriği herhangi bir an değiştirilebilir.
Link kırılabilir, server kapanabilir veya domain sahibi oradaki eseri kaldırıp yerine pornografik bir fotoğraf da koyabilir. Bu durumda elinizde bir dick pick’le kalabilirsiniz ki oldukça sık yaşanan bir durum bu. Milyon dolarlık NFT’lerin kırılması ile ilgili kaynağa buradan ulaşabilirsiniz.
NEDEN ESER DEĞİL DE URL SATILIYOR?
Çünkü blok zincire 1MB dahi veri yüklemek çok çok pahalı. Bu yüzden eseri içinde bulunduran, yalnızca birkaç byte büyüklüğünde bir URL’i satmak daha hesaplı geliyor. NFT sorunu ile ilgili kaynak için buraya tıklayınız.
NFT’lerin sahiplik belirtecek bir mekanizması yok. NFT’nizi çalan bir hırsız, sistem için bir hırsız değil, NFT’nin yeni sahibi olarak görülür.
OpenSea üzerindeki NFT’lerin %80’i çalıntı çıktı.
MASAK, kripto paralarda “şüpheli işlem” tanımını değiştirdi
Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), kripto paralarda şüpheli işlemlerle alakalı tanımda değişikliğe gitti.
Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), bankacılık sektörünü kapsayan Şüpheli İşlem Bildirim Rehberi’nin (ŞİB) 11 Eylül tarihinde yayınlanan son sürümünde, kripto paralarda şüpheli işlemlerle alakalı tanımda değişikliğe gitti.
Yeni tanımda şüpheli işlem kapsamı daraltıldı.
Daha önceki ŞİB Rehberi’nde bankacılık işlemlerine ilişkin şüpheli işlem tipleri arasında “Müşteri hesaplarından bitcoin satan aracı kuruluşlara bitcoin alımına yönelik para transferi yapılması” yer alıyordu.
Yukarıdaki tanım gereği, kripto para borsalarına Bitcoin almak üzere yapılan tüm transferler “şüpheli işlem” olarak değerlendiriliyordu.
Bu ifade tümden kaldırıldı ve şüpheli işlem tanımı aşağıdaki şekillerde değiştirildi:
“Müşteri hesaplarından kripto para alımı amacıyla yurt içi ve yurt dışı kripto para borsalarına ya da gerçek veya tüzel kişi hesaplarına müşteri profiline uymayacak sıklık ve tutarda para transferi yapılması.”
“Kaynağı bilinmeyen veya şahsın mali profili ile uygun olmayan şekilde yapıldığından şüphelenilen kripto para satımı sonucunda müşteri hesaplarına transfer gelmesi.”
“MASAK katı bakış açısını farklılaştırıyor”
Bu yeni tanımlarla beraber MASAK’ın sadece kripto para alım satımının kendi başına şüpheli işlem olmadığını, müşteri profiline uymayan sıklık ve tutarda veya kaynağı bilinmeyen, kişinin mali profili ile uyumlu olmayan işlemlerin şüpheli sayılacağını belirttiğini aktardı. Aktolga, “MASAK kripto paralara ilişkin erken dönemdeki katı bakışı açısını farklılaştırarak kara paranın aklanmasının ve terörün finansmanının önlenmesi kapsamındaki ulusal ve uluslararası politikalarla uyumlu bir şekilde tanım yapmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.