ARİSTO’NUN ÖĞÜTLERİ
Demek istediğimiz Filler tepişiyor, biz çimenlerde eziliyoruz.
İskender, Felsefenin büyük duayeni ve öğretmeni Aristo’ya mektup yazar. Mektubunda Aristo’ya fethettiği topraklarda insanları nasıl kontrolünde tutabileceğini sorar?
Ülkenin önemli insanlarını sürgüne mi göndereyim? Hapse mi atayım? Yoksa kılıçtan mı geçereyim diye sorar?
Aristo şu öğütleri verir: “Sürgünde toplanıp, sana baş kaldırırlar. Hapishaneler militan yuvası olur, kontrolden çıkar. Onlardan sonra gelen kuşak intikam duygusuyla büyür, başına bela olur.”
Altın fikrinde şu cümleleri aşağı yukarı kullanır; “insanların arasına nifak tohumları ekeceksin. Kısacası elinden geldiğince herkesi birbirine düşüreceksin, birbirleriyle savaşıp, çatışıp, didişip, yorulacaklar. Kaynakları her alanda azalacak. Olaylar bu noktaya geldiğinde, seni Hakem olarak kabul etmeye mecbur kalacaklar. Bu mecburiyette sana geldiklerinde her tarafa biraz elma şekeri vereceksin. Bunu yaparken tarafları kendine bağımlı yapacak ve perde arkasında anlaşmaya giden bütün yolları tıkayacaksın.”
Aristo’nun altın öğütleri birkaç asırdır “Küresel Sermaye” denilen dünya finansını, politikasını ve çeşitli devletleri ve kurumları elinde oynatan aileler tarafından senelerce başarıyla kullanıldı. Son zamanlarda Rothschild ve Rockefeller’in başında bulunduğu gruplar arasında büyük çekişme yaşanmaya başladı. Bunun sonucu başta ABD ve Çin olmak üzere, bunlara AB, İngiltere’yi katarsak, büyük güç savaşları yaşanıyor. Perde arkasında gizli bir kriz var.
Bu adı konulmamış savaşın sonucu, bizim fikrimize göre biyolojik savaşın yeni süreci olan Corona virüsü de laborlarda üretildi.
Şimdi Küresel Sermayenin iki hasım tarafının da birleştiği bir nokta var. Dünyadaki nüfus artışı böyle devam ederse, dünyanın kaynakları insanların yaşamasına yetmeyecek.
Yani gezegenimiz konvansiyonel savaştan, biyolojik savaşa çoktan geçti. Demek istediğimiz Filler tepişiyor, biz çimenlerde eziliyoruz.Pandemi sürecinde ülkemizde herkes kendi açısından ekonomik, sosyolojik, psikolojik ve çeşitli açılardan yaşadıklarını düşünsün. Herhalde kimse olumlu bir tablo çıkaramaz.
Kısaca önümüzdeki yazılarımızda bu geniş konuları, aklımız erdiğince sizlere ulaştırmak istiyoruz. Küresel Sermayenin ülkemize bakış açısını irdelemek istiyoruz. Küresel Sermayenin en büyük silahşörleri ABD ve AB’ye bakmak başlangıçta yeterli olacak. İleride Çin tehlikesi var. Yunanları, BAE’yı, Suudileri, Mısır’ı, Güney Doğu’daki taşeron örgütleri ve Suriye’yi nasıl piyon kullandıklarını, başlangıçta incelemek bile bize yeterli olacak düşüncesindeyiz.
GÖZLEMCİ