DONALD TRUMP
DONALD TRUMP
Vizyon Ege, Kim Kimdir?
Donald John Trump 14 Haziran 1946’da New York’ta doğdu.
New York’ta dünyaya gelen Trump’ın büyükannesiyle büyükbabası Baden’den ABD’ye göç etmişlerdi. Babası emlâkçılık yapıyordu. Donald Trump 60’lı yıllann başında High School’u, kötü hal ve gidişi yüzünden, terketmek zorunda kaldı. Ardından askeri akademide okudu ve 1968’den sonra Pennsylvania’daki Wharton Institute’de işletme bilimleri eğitimi gördü. Tek ve iki ailelik evlerin yapımında uzmanlaşan babasının şirketinde ayak işlerine baktı.
Trump ilk işini bile büyük tuttu. 1973’te New York’ta 290 dairelik 18 katlı bir gökdelen inşa ettirdi. Sonraki projelerinin tümünde yaptığı gibi, finansmanı devletten sağladığı vergi indirimi ve diğer ayrıcalıklarla (örneğin inşaat arazisinin kendisine ucuza bırakılması gibi) garanti altına alıyordu.
“Big Deal”i (büyük vurgun) 1975’te gerçekleştirdi. 10 milyon dolara, Grand Central Station’a (Büyük Merkez Garı) bitişik olan harabe halindeki Commodore otelini satın aldı. Masraf tutarı 80 milyon dolara ulaşan değişikliklerle, bu oteli beş yıl içinde 1.400’den fazla odası olan bir lüks otel haline getirmeyi amaçlıyordu. New York 70’li yılların ortasında eski ihtişamını büyük ölçüde kaybettiğinden, kent belediyesi bu girişimini olumlu karşıladı.
New York metropolü kötü yönetim ve toplumsal sorunlar yüzünden iflasın sınırına ulaşmıştı. Trump belediyeden sağladığı desteğin yanı sıra, yeni inşa ediimekte olan bu camdan sarayın % 50’sini 100 milyon dolar karşılığı satın alan Hyatt Oteller Zinciri ile bir kontrat imzaladı. Trump bu işe toplam 90 milyon dolardan fazla yatırmadığı için, bu işten çok büyük bir kazanç sağladı. 1980 yılının Eylül ayında açılan Grand Hyatt Oteli çok kısa bir sürede New York’un belli başlı adresi haline geldi.
Kentin manzarasını değiştiren çok sayıda başka göz kamaştırıcı yatırımı Grand Hyatt otelini izleyince, Trump kısa zamanda “New York’u yenileyen adam” olarak ün saldı. Mimar ve tasarımcıların uyarladıkları, bronz ve camdan yapılma gösterişli bina cephelerini, Trump dizayn ediyordu. 1983’te gerçekleşen duvarları altından çağlayanlı (kaskatlı) ve sosyeteye hitab eden çok sayıda mağazayı barındıran Trump Tower adlı lüks tapınak, Trump’ın prestij projesi oldu.
Trump, 80’li yılların ortasında New York’un gelmiş geçmiş en devasa imar projesini hazırladı. Hudson Nehri’nin batı yakasındaki Television City. Hiçbir zaman gerçekleşemeyen bu projede, onbir tane 45 katlı kule ve 400 metreyi aşan yüksekliğiyle dünyanın en yüksek binası olması tasarlanan 145 katlı bir gökdelen öngörülmüştü.
Bundan sonraki en muazzam vurgunları 80’li yılların sonunda gerçekleşti. Trump Lufthansa ile direkt rekabete girerek 420 milyon dolara Plaza Oteli’ni satın aldı ve ayrıca kendi havayolları şirketini kurabilmek amacıyla iflas halindeki Eastern Airlines havayollarının uçak filosunu (37 adet Boeing 727’yi 350 milyon dolara) satın aldı. 1990’da Adantic City’de inşa ettirdiği Tac Mahal Otel-Casino ile kumarhane işine girmiş oldu. Bu sıralarda 41 yaşındaki girişimcinin serveti 4 milyar dolar olarak tahmin edilmekteydi.
Bir yıl içinde çöküşü başladı. “Forbes” adlı ekonomi dergisiyle “Wall Street Journal” gazetesi Trump’ın “tasavvur edilemeyecek inşaat borçlarından” söz ediyorlardı. İnşaat kralı kendini fazla zorlamıştı. Buna bir de aile sorunları eklendi. Çekoslovakyalı bir kayak şampiyonu olan karısı Ivana Zelnickova basının enikonu yaydığı bir tartışmadan sonra Trump’a zina nedeniyle boşanma davası açacağını ilan etti.Her ne kadar karıkoca barıştıysa da kısa süreli bir beraberlikten sonra 1993’te iş ilişkileri tümüyle bozuldu ve Trump karısına 15 milyon dolar tazminat ödedi.
Trump, 90’lı yılların başında bankaların kendisine bundan sonra alacağı kredilerin koşullarını dikte etmelerine ses çıkaramadı. Yıllık faiz ödemeleri 120 milyon dolara ulaşmıştı. Ayrıca lüks yaşam tarzına ciddi bir biçimde karışılmasına göz yummak zorunda kaldı. Özel masrafları denetlemeye alındı ve bundan böyle yılda “yalnızca” 350.000 dolar harcamasına izin verildi.
Trump gene de; tahminlerin ötesinde çabuk toparlanabildi. Yeni finansörler aracılığıyla borçlarının çoğunu ödeyebildi. 90’lı yılların ortasında Avusturya ve Berlin’de gerçekleştirmeyi düşündüğü büyük çapta inşaat planları var.
2012 ve 2016 ABD Başkanlık Seçimleri
Trump’ın 2016 ABD başkanlık seçimleri için kullandığı amblem ve seçim sloganı. Donald Trump 2012 ABD başkanlık seçimlerinde aday olmayacağını açıkladı. 2016 ABD başkanlık seçimleri için ise Cumhuriyetçi Parti adayının belirleneceği parti içindeki yarışa katılacağını açıkladı. Seçim kampanyaları için haftada 2 milyon dolar harcayacağını söyledi. Donald Trump seçim sloganı olarak Make America Great Again sloganını kullanmıştır. Aynı sloganı 1980 yılında eski başkan Ronald Reagan da seçim kampanyalarında kullanmıştır. Seçim vaatlerinde göçmenler, müslümanlar, güvenlik ve IŞİD ile mücadele konularındaki görüşleri ön plana çıkmıştır. Göçmenler için öne sürdüğü planlardan biri de ABD ile Meksika sınırına bir duvar örülmesidir.