Haber : Gökhan Gülmez

iletişim : cesurhaber23@gmail.com

watsap Haber İhbar Hattı:+905370178587

Yakın tarihte Operasyon ile yakalanan Türkistan İslam Partisi’nin Hırsızlık ve Gasp Çetesinin ve TİP’in dışarıdaki üyelerinin yapmış olduğu cinayetlerin itirafı çocuğu kaçırılmış Doğu Türkistan’lı mağdur bir babadan geldi.

VİDEODAKİ İTİRAFTA TÜRKİSTAN İSLAM PARTİSİ’NİN TÜRKİYE’DE İŞLEDİĞİ İDDİA EDİLEN SUÇLAR :

Mağdur videodaki itirafında İsmini açıklamaktan korkmuş ve Türkistan İslam Partisi’nin Türkiye’de mafyalaşmış yapısının suçları kısaca bu şekilde :

1- 5 Kişinin kafasını kesip öldürdüğü.

2- Çocuklarını DAEŞ’e götürdüğü.

3- Uygur Türklerinin zenginlerinin parasını çaldığını ve Gasp ettiği

4- Kendisini 8 kişi bir evde alıkoyduğunu 5000 dolarını gasp ettiğini 5- Bir Uygur Türkünü silahla yaralayıp 65.000 dolar parasını aldığını. 6- Zeytinburnu’nda bir Uygur’un 4 kilo altınlarını çaldıklarını.

7- 5 Senedir Uygurları Gasp, hırsızlık, cinayet, adam kaçırma, tehdit ve şantaj yaptıklarını.

8- Cuma Aksu’nun oğlu Abdurrahman’ın kafasını kestiklerini.

9- Zeytinburnu Ulu Cami’nin yanında Emlakçılık yapan Yusuf isimli Uygur’ın kafasını kestiklerini

10- Parası olan Uygurların parasını çaldıklarını.

11- Mettohta Mollam’ı Öldürüp kaybettilerini.

12- Hafız Olan 16 yaşında bir çocuğun Abdulvahap Abdulvaris onu öldürdüklerini

13- Abdurrahman isimli bir kişinin de onlar tarafından kaybedildiğini 14- Mağdur Uygurları Eşlerini, çocuklarını Öldürmekle tehdit ettiklerini.

15- Parası olan Zengin dört uygurun bunlardan kurtulmak için Arabistan’a kaçtığını

16- Arabistana kaçan Uygurlardan birinin 500.000 dolar parasını gasp ettiklerini.

17- Arabistana kaçan Uygurlardan birinin 200.000 dolar parasını gasp ettiklerini… iddia ediyor…

Türkistan İslam Partisi geçmiş zamanlarda Kazakistan’da da buna benzer Uygur Cinayetleri işlemiş, Uygur Türkleri Kazakistan’da Türkiye’den biraz daha güçlü olduklarından bu cinayetler gizli kalmamıştı. Kazakistan’dan Çin’e karşı operasyon yapmak isteyen Uygur Türkleri bu Cinayetlerin akabinde dağıldılar ve hiç bir şey yapamadılar. Kazakistan’da Cinayetlere adı karışan Uygurlar Şimdide Türkiye’de adları cinayetlerle, tehdit, şantaj ve adam kaçırmalar ile anılıyorlar.

Türkistan İslam Derneği bir açıklamasında Türkistan İslam Partisi tarafından tehdit edildiğini belirtmiş ve Türkiye’de mafyalaşmış bu örgütün isimlerini açıklamıştı. Dernek açıklamasında ; Bizlere birşey olursa sorumlular: 1 – Nur Muhammed ABAD (TC:19119156474) 2 – Muhammed SALİH (TC:21665831518) 3 – Erkin EZİZİ (Dünya Mazlumları ve Muhacirleri Derneği Kurucusu) olarak Türkistan İslam Partisi Türkiye içindeki cinayet ve Hırsızlık çetesinin yöneticilerini teşhir etmiş. Sefaköy’deki Uygur Türklerinin işlettiği Emin Lokantası’ndan bu kaçırma ve cinayetlerin yönetildiğini işaret etmişti. Dernek açıklamasının devamında vermiş olduğu isimler arasında Bu videoda da zikredilen Abdurrahman Gazi ve Seyfullah ismi ile dolaşan Nur Muhammed Abad olduğunu da belirtmişti. yine bu videoda zikredilen 4 kilo altını çaldılar ikisi yakalandı dediği kişilerden biri dernek açıklamasında Abbas kod ismini kullanan Tursun Aydın‘ı da işaret etmişti. Dernek Bu çetenin başı olarak Türkistan İslam Partisi CIA ve DAEŞ İşbirlikçi Hain Lideri İbrahim Mansur olduğunu belirtmişti.https://www.youtube.com/embed/udbfqBOtenY?start=46&feature=oembedVİDEO İTİRAF

DAEŞ’E OĞLU KAÇIRILAN MAĞDUR BABANIN VİDEODAKİ KONUŞMASI

Uygur Türklerinin watsap guruplarında tehdit edildiğini hayatının tehlikede olduğunu paylaşan bir Uygur Türkü paylaşımın akabinde haberdar olan cesur Haber, Türk Haber sitesinin Gökhan Gülmez isimli Muhabirinin araması ile yapılan konuşmada

Gökhan Gülmez : Sizi kim Uygurmu tehdit etti ? Ne ile Tehdit etti ?
MAĞDUR : Benim 16 Yaşında bir çocuğum var Hafızlık yaptı. Zeytinburnu ve Sultanbeyli’de okudu, 3 aydır oğlumu DAEŞ’e götürdüler. Ben bunu Başsavcılığa Şikayetde bulundum. Başsavcılık ve Terörle Mücadele bu kişileri sıkıştırınca bu kişiler bana geldi ve beni tehdit etti. Sen benim adımı açığa çıkardın seni öldürmesem olmayacak diye beni çok tehdit etti.

Gökhan Gülmez : Kim bu adam ?
MAĞDUR : Bu adamın birinin adı ABDURRAHMAN (Sefaköy’den Abdurrahman Gazi’yi kast ediyor. İzmir Göç idaresinde kayıtları var bu kişinin DAEŞ suçlaması ile orada yattı), diğerinin adı RUZİ TOHTİ, birinin adı SEYFULLAH ( Zeytinburnu’ndan Seyfullah Haci’yi Kast Ediyor gerçek adı Nur Muhammed Abad )

Gökhan Gülmez : Sen İstanbul’da mı yaşıyorsun
MAĞDUR : Ben İstanbul Sefaköy’de yaşıyorum, Sefaköy ve Zeytinburnu’nda onlar olduğu için Ankara’ya kaçtım. Ankara’da da duramadım şimdi öyle böyle durdum (diyerek yerini söylemekten korkuyor).
Beni Çok tehdit ettiler ”Seni Öldürücem” diyorlar. Sahte numaralardan ”Seni Öldürücem, Çocuğunu öldürücem”, ”Sen Çağlayan’da Adımı Söyledin” (Çağlayan Adliyesini kast ediyor).

Gökhan Gülmez : Bunlar Mafya mı, nedir bunlar ?
MAĞDUR : Bunlar Mafya ile aynı. Bunların Ortadan Kaybettiği çok kişi var.

Gökhan Gülmez : Peki bunların Merkezi neresi, İstanbul mu ?
MAĞDUR : İstanbul Sefaköy’de.

Gökhan Gülmez : İsimleri ne bunların ?
MAĞDUR : Siz beni açığa çıkartırsanız hemen kafamı keser onlar. Bunlar 4 kişiyi ortadan kaybettiler ÖLDÜRDÜLER. Bunların ellerinde Dernek var. Herşeyleri var bunların. Sefaköy’de herşeyi yaptılar Parası olan insanların Altınlarını çaldı. Zeytinburnu’nda 4 kilo altınlarını çaldılar Uygurların. Bunları herkes gazetelere yazdı.

Gökhan Gülmez : Bunlar hapse girdiler mi ? Sen ne zaman İstanbul’a gelicen
MAĞDUR : Bunlardan 2 Kişi Hapise girdi kalanları girmedi. Ben İstanbul’a geldim korktum şimdi 20 gün oldu. ( İstanbul’dan ayrılalı demek istiyor ).

Gökhan Gülmez : Sen bana Karakoldaki kağıtları ver biz bunu haber yapalım. İsimleri ne bunların ?
MAĞDUR : Ben İstanbul Kanarya Polis Karakoluna gittim. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gittim, onlar savcıya git dedi. Çağlayan’da 7. kattaki Savcılığa gittim. Bunlar Çok büyük bir Örgüt.
Bunlar 5 Senedir bu işi yapıyor ( Hırsızlık, admam kaçırma, tehdit ve cinayet ). 5, 6 kişi ortada yok. Bunların isimlerini söylesem Benim Kafamı Keser bunlar. Az evvel isimlerin söylediklerim ABDURRAHMAN ( Abdurrahman Gazi ). Polisin yanına gittim bana delil sordu. Ben 16 yaşında bir çocuğum vardı ortada yok kayıp ben bunu nasıl ispatlıyacam dedim. Ne yapacağımı bilemedim, yol bilemedim.
Beni whatsapp’da tehdit ettiler, çocuğumu öldüreceklerini, kafamı keseceklerini söylediler.

Gökhan Gülmez : Sen watsap’dan benimle röportaj yaptığını söyle. Sana birşey yapamazlar. Türkiye’de Türk Polisi seni Mafyadan herkesten korur. Burası Türkiye Cumhuriyeti kimse kabadayılık, mafyalık yapamaz. Siz uygur olduğunuz için Uygurlara hep yapıyorlar bende üzülüyorum. Mazlum kardeşlerimize ben sahip çıkmaya çalışıyorum. Benim adım Gökhan Gülmez unutma. Cesur Haber, Türk Haber diye watsap’dan O Mafyaya yaz senin yalnız olmadığını bilsinler.
MAĞDUR : Mettohti Mollam diye birisi vardı Ortadan Kayboldu. Parası çok zengin bir insandı bu. Ben Bunlara Söyledim ”Bu adam nerede” dedim. Beni 8 kişi bir eve götürdü kafama vurdu. 5000 dolarımı orada Çaldılar gasp ettiler. Polise söylersen hemen kafanı kesicem dedi. Ben bunu Polise anlatamadım.

Gökhan Gülmez : Burası Türkiye kimse kimsenin kafasını kesemez.
MAĞDUR : Kesti kesti, Cuma diye bir kişi vardı onun oğlunun adı Abdurrahman onun oğlu ortadan kayboldu Kafasını kesmişler onun. Zeytinburnu Ulu Caminin yanında Yusuf diye birisi vardı Onun da kafasını kestiler çoluk çocuğu ortada kaldı şimdi.

Gökhan Gülmez : Bunlar Cinayet mi işlediler Türkiye’de ? Polis bilmiyormu bu cinayetleri ?
MAĞDUR : Çok cinayet işlediler bir iki değil. Polis delil yok ispat yok bunu söylüyor. Delil bırakmaz bunlar. Küçük 60, 70 liralık telefon kullanıyorlar benimde elimde delil olmadığı için Türkiye devletinde ispat yok.

Gökhan Gülmez : Bulur bulur, Türkiye Devleti çok güçlüdür bulamaz sanıyorsunuz ama bulur.
MAĞDUR : Bunlar bir iki gündür değil 1.5 yıl oldu tehdit ediyorlar. Ben bunlar yüzünden Ankara, Adana, İzmir’de yaşadım şimdi burada yaşıyorum ( korkuyorum diyerek bulunduğu yerin ismini belirtmiyor).
Şimdi bir çocuk daha var. O çocuğun 65.000 dolarını aldılar. Buna silah sıktılar 27 gün hastanede kaldı. Hastaneden çıktı şikayet etti. Şimdi O çocuğun peşindeler O çocukta korktu Balıkkesir’e gitti orada çalışıyor şimdi.

Gökhan Gülmez : Savcılık kağıtlarını watsap’dan bu numaraya atarmısın ? Bende Polisle görüşücem. Cinayetlerle ilgili Cinayet Masası ile görüşeyim.
MAĞDUR : Atarım hemen atıcam. Ben watsap’dan arkadaşlarıma söyleyecem bunların yaptıkları işleri herkesten öğrenicem başka yaptıklarını.

Gökhan Gülmez : Bunlar Cinayet mi işliyorlar Türkiye’de
MAĞDUR : Çok çok cinayet işlediler. Parası olan Uygurlarını Parasını Çalıyorlar, zorla elinden alıyorlar. Okuma yazmam olmadığı için dilekçemi kısa yazabildim. Polis ifademi aldı. Bana bir şey söylemedi kendine iyi bak biz bunu araştırıp sana söyleyeceğiz dedi.
Onların tehdidi çok var, ben şimdi çok korkuyorum. 4 kişi şimdi ortadan kayboldu öldürüldü. Zeytinburnu Ulu Caminin yanındaki Emlakçı Yusuf, diğeri Mettohta Mollam, Hafız olan 16 yaşında bir çocuk var Abdulvahap Abdulvaris, diğeri Cuma Aksu, Abdurrahman diye bir kiş toplam 5 kişi şimdi kayıp ( Yukarıda bu kişilerin kafasının kesildiğini söylemişdi )
BU 5 KİŞİ BUNLARIN ELİNDE…

Gökhan Gülmez : Anladım, ben Cinayet Masası polisi ile görüşücem çözücükler. Seni hala tehdit ediyorlar mı ?
MAĞDUR : İnşaallah ya ben çok sıkıldım. Sadece ben değil çok kişi bunların işlerinden sıkıldı. Herkesi tehdit ediyorlar. Çocuğunu öldürücem, eşini öldürücem. Senin kafana sıkıcam diyorlar. Tehdit olduğu için herkes korkup kimseye bir şey söyleyemiyorlar. Onlar Polis Biziz, polis bizim adamımız diyorlar. Biz Uygur olduğumuz için bizi korkutup susturmak için böyle diyorlar. Polis, Savcılık bize bir şey yapamaz diyorlar. Daha dün internet den aldıkları yabancı bir numaradan arayıp beni tehdit ettiler. Sana öyle böyle yapıcam, kafanı kesicem diye tehdit edip hemen telefonu kapatıyorlar.

Gökhan Gülmez : Seni Tehdit ederlerse en ufak birşey olduğu zaman hemen beni ara, konum at. Sen nerede olursan ol ben hemen sana Polis göndericem.
MAĞDUR : Ben onlara söyledim Türkiye Cumhuriyeti çok iyi devlet. Sen bu ülkeden git nerede Cinayetleri işlersen işle dedim onlara. Burada 10-15 kişi var. Bu 15 kişi biterse Uygurlar Türkiye’de İstanbul’da Güneş Görecek. Bunlar yüzünden kimse Güneş göremedi, kim ne dese hemen 6-7 kişi gidiyorlar her şeyi yapıyorlar paralarını çalıyorlar. Bir şey söylesen hemen eşini, çocuğunu seni öldürecem diye tehdit ediyorlar. kimse konuşamıyor. Parası olan Zengin 3-4 Uygur Arabistan’a kaçtı bunların elinden. Birinin 500.000 dolar parasını çaldı, diğerinin 200.000 dolar parasını çaldı. Parasını çaldıktan sonra denize getirip senin hemen kafanı kesip denize atıcaz deyip korkutuyorlar. Bunları bu şekilde yaptığı çok kişi var.

Gökhan Gülmez : Sen Polise dedin mi bunlar Cinayet işledi diye ?
MAĞDUR : Evet ben karakola polise dedim onlar biz bunları bulamayız Terör Şubeye git dedi. Emniyete gittim emniyet de sen Savcılığa git dedi. Ben Çağlayan’a Savcılığa gittim. şimdi 25 gün filan oldu. ( Bayramdan önce yapılan bir konuşma olduğunu belirttiğinden takriben 2 ay önce yapılmış bir konuşma. Yaklaşık 21-25 Haziran tarihlerinde Savcılığa Başvuru yapmış )

Gökhan Gülmez : Sen watsap’dan ikamet ve bu Savcılık evraklarını bana at Emniyet ve Savcılıkla görüşücem.
MAĞDUR : 50-60 kişi benimle aynı DURUMDA.Eşini almış, çocuğunu almış Daeş’e göndermiş onlar. Savcılık evraklarını hemen atıcam. Bu işle ilgiili emniyet, Savcılık neresi olsa ben hemen gelicem.

Gökhan Gülmez : Diğer Mağdurlara ve yakınlarına ver telefonumu sen arayamazsan da onlar arasın beni.

Acılı Baba, 3 sene okutarak Hafız olarak yetiştirdiği oğlunun Uygur Türklerinin Yönettiği Sultanbeyli’deki Kurstan DAEŞ’e gönderildiğini anlatan acılı baba adeta Sultanbeyli’deki Uygur Türklerinin Kursunun DAEŞ’e adam yetiştirdiğini ve gönderdiğini belirtiyor. Sultanbeyli’deki Kursun yöneticisi Abdulgaffar Tamuygur isimli şahıs Bir cinayet işlemiş ve öldürdüğü kişinin cesedini kendi arsasına gömmüştü. Cesette yapılan incelemede Tecavüz olduğu emniyet tarafından ifade edilmişti.

https://cesurtv.com/2021/08/03/suleyman-soylu-uygurlar-arasinda-hakkinda-iddialar-bulunandernek-baskanini-evinde-ziyaret-etmis/

Ben 30 senedir Devlet büyüklerine,Siyasi Parti liderlerine hep dedimki bakın önünüze gelenle resim çekilmeyin.Bir gün gelir sizin iyi niyetinizi ard niyetli Çete liderleri,Mafya Liderleri,Adları yolsuzluğa karışmış veya karışacak STK’lar yüzünden ilerde sorunlar yaşarsınız diye yıllardır tüm sosyal medya hesaplarında ve kendimize ait yayın organlarımızda hep ikaz ediyorum

İçişleri Bakanı Süleyman SOYLU ve beraberinde Cumhurbaşkanı Başdanışmanları   ,   Ayhan OĞAN, Zeytinburnu Kaymakamı  ve Zeytinburnu İlçe Emniyet Müdürü ile birlikte Doğu Türkistan Maarif  Dernek Başkanı  Hidayet Oğuzhan’ı İstanbul’da evine teşrif ederek şereflendirmişler.

Devlet Heyetinin bu nezaket ziyaretinden dolayı İçİşleri Bakanı  Süleyman Soyluya ve beraberindeki heyete teşekkür ediyorlar ve Doğu Türkistanlı Uygurlara da şu mesajı veriyorlar ;”Bakın Türk Devleti benim evimde bana ziyaret ediyorlar akıllı olun ben çok güçlüyüm ben istediğimi yaparım diye Bir algı yapıyorlar.

Ben 30 senedir Devlet büyüklerine,Siyasi Parti liderlerine hep dedimki bakın önünüze gelenle resim çekilmeyin.Bir gün gelir sizin iyi niyetinizi ard niyetli Çete liderleri,Mafya Liderleri,Adları yolsuzluğa karışmış veya karışacak STK’lar yüzünden ilerde sorunlar yaşarsınız diye yıllardır tüm sosyal medya hesaplarında ve kendimize ait yayın organlarımızda hep ikaz ediyorum

Diyeceksinizki Devlet heyeti Uygur Derneğini ziyaret etmiş ne var bunda ? Bunda çok şey var.

Türk Devlet heyetinin evinde ziyaret ettiği kişi hakkında pek çok iddialar var,Uygur Türkleri Süleyman soylu ve beraberindeki heyet le ziyaret ettiği kişi hakkında öyle çok İddialar varki yakında bunun detaylı haberini yapacağız.

SORU 1 :)İçİşleri bakanlığı Doğu Türkistan Muarif Derneğine ve Dernek Başkanı olan Hidayet Oğuzhan’a Uygur Türklerine İkamet Tezkeresi ve Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlık Kimliği yetkisi verdim ?

SORU 2 :)Doğu Türkistan Maarif Derneği yöneticileri ve Dernek Başkanı Hidayet Oğuzhan Uygur Türklerinden İkamet Tezkeresi veya Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı Uygurlara verilecek diye USD Doları aldımı ?

SORU 3:) İçişleri Bakanı Süleyman soylu Göç İdaresi varken neden bu çalışmayı Doğu Türkistan Maarif Derneğine verdi ?

SORU 4:) içişleri Bakanlığı veya İstanbul Göç idaresi Verilen İkamet Tezkeresi veya Türkiye Cumhuriyeti Kimliklerinden İptal ettikleri varmı ?

SORU 5:) Dernek vasıtasıyla alınan veya alınması için referans verilen İkametgah veya Kimliklerde Terör Örgütü üyeleri varmı ? İptal edilenler varmı?

SORU 6:) Türkiye’ye çeşitli yollardan giriş yapan Uygur Türkleri Doğu Türkistan Maarif Derneği  Tarafından organize edilerek Suriyedeki çeşitli Terör örgütlerine katılması sağlanmak için aile başı 3.000 ile 5.000 USD doları verilerek geçmişte Suriyeye götürülmüşlermi ?

SORU 7:)Amerika,Avrupa Ülkeleri ve Arap Ülkelerinden Gayri resmi olarak ,Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarınca Kayıt altına alınmadan ,Devletimize bildirimi yapılmadan,Uygur Türkleri tarafından kurulan ve yönetilen   STK’lara ne kadar para  gelmektedir ?

SORU 8:) Eğitim,Öğretim.Yardımlaşma diye kurulan Sivil Toplum kuruluşları Devamlı olarak Çeşitli ülkeleri Protesto eylemleri yapması ,Konsolosluklar önünde protestolarda bulunması.Valilik ve Kaymakamlıklardan izin alınmadan yaptıkları eylem ve gösterilere Devletin ilgili kurumları neden müsade ediyor.Googla ve Youtuba bakın Pandemi sürecinde Uygur STK’ları Lüks Restaurantlarda,Düğün salonlarında,Konsolosluklar önünde sokağa çıkmakısıtlamaları ve Toplu Etkinlikler yapılması yasak olduğu halde hangi güç bunlara Devletin ve Toplumun Korona Virüsü yayılması önlemlerine karşı gelmesine göz yumuyor.Türkiye Cumhuriyetinin kanun ve kurallarının çiğnenmesine neden izin veriliyor ? Hayır diyen varsa youtube ve googladaki videoları tek tek yayınlarım..Her kim kanun ve yasakları çiğneyerek pandemi sürecinde eylem,etkinlik,protesto yaptıysa Devletin ilgili kurumları Uygur STK liderlerinin paylaştığı videoları tespit ederek bunlara yasal para cezalarını kesip Türk Milleti ve kamu oyuylada paylaşması gerekir.

İnsanlar Yakın aile bireylerinin Cenaze namazlarına katılamadı ama konsolosluk önünde aylarca perotesto etkinlikleri yapıldı.

Konsolosluk önünde yapılan etkinliklerin masraflarını kim hangi Devletin istihbaratı karşılıyor

Gibi cevap verilmesi ve Devletimizin ilgili kurumları tarafından araştırılması gereken pek çok sorunun cevabı vardır.Haber merkezimize yukarda sorduğumuz sorularla ilgil devamlı olarak İstanbulda yaşayan UYGUR TÜRK’ü kardeşlerimiz arayarak bize çeşitli iddialarda bulunmaktadırlar.

Dünyanın çeşitli ülkelerinden Uygur Türklerine Dağıtılsın diye Milyarlarca Dolar Türkiyedeki Doğu Türkistan veya Uygur Türkleri Yapılanmasına kayıt dışı olarak gelmektedir ama maalesefki bu Dernekler bu paraları ne yaptıkları bilinmemektedir.Masak ve Milli İstihbarat Teşkilatımız ve İçİşleri Bakanlığımızın bu konuda derinlemesine bir araştırma yapması gerekmektedir.

Devletin ilgili birimleri İstanbulun çeşitli semtlerinde yaşayan gariban Uygur Türkleri ile Diyaloğa girip gerekli araştırmalar yaparsa Dönen Dolaplar bir bir ortaya çıkar.

Türkiye’de yaşayan ekmeğe muhtaç bir sürü Uygur Türk’ü kardeşimiz var ancak bazı STK’lar ABD,AVRUPA ve Birleşik Arap Emirliklerinden  yardım yapılsın diye elden paralar alıp bu paraların çok azını Mazlum Uygur kardeşlerimize dağıtıyorlar gerisini ise aralarında paylaşıyorlar şikayetleride watsap haber ihbar hattımıza gelmektedir.

NOT:Haberde ismi geçen veya geçmeyen her kes bizimle iletişime geçerek cevap haklarını Basın Ahlak İlkeleri gereğince kullanabilirler.

NOT: Basın Halkın müşterek sesidir.Biz bize gelen Bilgi,Belgeler karşılığında haberimizi yaparız Devletimizin ilgili kurumlarıda yaptığımız haberi araştırır ve Kanunlarca yapılması gereken ne ise onu yapar.

NOT: YUKARIDA HABERE KONU İDDİALARDA BELİRTİLDİĞİ GİBİ MAĞDUR OLAN UYGUR TÜRKÜ KARDEŞLERİMİZ BİZİMLE İRTİBATA GEÇEBİLİRLER .

Kaynak: https://www. doguturkistander.org/2021/04/03/icisleri-bakani-sayin-sulayman-soylu-dernek-baskanimizi-evinde-ziyaret

https://cesurtv.com/2021/08/03/dogu-turkistan-cumhurbaskani-abduvali-bugrahan-osman-ile-gokhan-gulmez-telefon-roportaji/

Doğu Türkistan Cumhurbaşkanı Abduvali Buğrahan Osman ile Gökhan Gülmez Telefon Ropörtajı.

Haber Ropörtaj Gökhan Gülmez

ÇİNE KARŞI DOĞU TÜRKİSTANIN MÜSTAKİLLİĞİ İÇİN DOĞU TÜRKİSTAN EĞİTİM VE YARDIMLAŞMA DERNEĞİNİ KURDUM

 

Haber Ropörtaj:Gökhan Gülmez

Uygur ayrılıkçısı Seyit Tümtürk kamu görevlisi mi? Değil mi?

Kendisini kamu görevlisi olarak tanıtan Seyit Tümtürk’ün Fransa’da Doğu Türkistan Milli Meclisi’ni kurması ve aynı zamanda kendisini siyasi lider olarak tanımlaması dikkat çekti.

Seyit Tümtürk’ün sanık olarak yargılandığı iki davada mahkemeye verdiği ifadesinde kendisini kamu görevlisi olarak tanıttığı ortaya çıktı.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in şikayeti üzerine İstanbul 40. Asliye Ceza Mahkemesi ve 60. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davalarda sanık olarak yargılanan Seyit Tümtürk’ün 18 Şubat 2021 ve 19 Şubat 2021 tarihlerinde verdiği ifadelerde kendisini kamu görevlisi olarak tanıttığı ortaya çıktı. Seyit Tümtürk’ün sanık olarak yargılandığı davada ayrıca 6000 TL gelirinin olduğunu beyan ettiği öğrenildi.

Kamu Görevlisi olduğunu beyan etti, Fransa’da Doğu Türkistan Milli Meclisi’ni Kurdu, kendisini siyasi lider olarak tanımladı.

Kendisini kamu görevlisi olarak tanıtan Seyit Tümtürk’ün Fransa’da Doğu Türkistan Milli Meclisi’ni kurması ve aynı zamanda kendisini siyasi lider olarak tanımlaması dikkat çekti. İstanbul 60. Asliye Ceza Mahkemesi’nde sanık olarak yargılandığı davada verdiği ifadesinde kendisini ‘Doğu Türkistan’ın itibar ettiği bir siyasi lider’ olarak tanımladı. Aynı duruşmada verdiği ifadede hem kamu görevlisi hem de siyasi lider olarak tanımlayan Seyit Tümtürk’ün bu çelişkili ifadesi gözlerden kaçmadı.

Doğu Türkistan Milli Meclisi’nin, Fransız güvenlik birimleriyle birlikte kurulduğu ortaya çıktı.

Ağustos 3, 2021

Türkiye’de yaşıyor, bu vatanın ekmeğini yiyor ama…

Doğu Türkistan Milli Meclis Başkanı Seyit Tümtürk’ün “PYD/PKK uzantısı olan ve Türkiye siyasi faaliyet gösteren HDP ile görüştüm” açıklamasına tepkiler devam ederken, Tümtürk’ün Başkanı olduğu Milli Meclisi’nin, Fransız güvenlik birimleriyle birlikte Fransa’nın himayesinde kurulduğu ortaya çıktı.

Fransa kurulan Doğu Türkistan Milli Meclisi’nin Başkanı Seyit Tümtürk, ilk ziyaretini İYİ Parti Grup Başkanvekili Yavuz Ağıralioğlu’nu makamında ziyaret ederek yapmıştı. Seyit Tümtürk’ün, skandal açıklamalarının bir yenisi daha ortaya çıktı.

FRANSIZ GÜVENLİK BİRİMLERİYLE BİRLİKTE…

Söz konusu programda Fransa kurulan Doğu Türkistan Milli Meclisi’nin kuruluşu hakkında soruları yanıtlayan Seyit Tümtürk; “Biz meclisi kurarken Fransız güvenlik birimleri ve iş birliği yaptığımız diğer kurumların teklifi ile bu meclisi kurduk” açıklamasında bulundu. Tümtürk, “Meclis Fransa devletinin himayesindedir. Fransa devleti resmi olarak kabul ediliyor” dedi.

TÜRK-FRANSIZ RESTLEŞMESİNİN OLDUĞU DÖNEMDE

Doğu Türkistan Milli Meclisi’nin, Türkiye’yi başta Doğu Akdeniz ve Suriye’deki PKK/PYD yapılanması nedeniyle sürekli eleştiren zaman zaman da tehditkâr açıklamalarda bulunan Fransa’nın himayesinde kurulması tepkileri de beraberinde getirdi. Tümtürk’e başta Doğu Türkistanlılar olmak üzere birçok kesimden ardı ardına tepkiler yükseldi.

FRANSA, ERMENİSTAN’I DESTEKLEMİŞTİ!

Fransa, Karabağ’daki Azerbaycan ile işgalci Ermenistan arasındaki savaşta Ermeni yanlısı bir tutum takınmış, Azerbaycan’a destek veren Türkiye’ye her fırsatta tepki göstermişti. Fransa’nın, Ermeni işgali altındaki Karabağ’da Ermeni yanlısı tutumunu hatırlatan vatandaşlar, Seyit Tümtürk’e, “Sen nasıl oluyor da Türklüğün ve İslam’ın düşmanı Fransa’ya kutsal Doğu Türkistan davamızı peşkeş çekmeye çalışıyorsun?” diye sordu.

“TÜRKİYE DEVLETİ DE KONTROL EDEMEDİ, EDEMEZ DE”

Söz konusu programda Tümtürk’ün skandal açıklamaları maalesef bunlarla sınırlı değildi. Doğu Türkistan Milli Meclisi’ni Fransa’da kuran Tümtürk, şu dikkat çeken açıklamalarda bulundu; “Seyit’ten herkes uzak duruyor, neden? Çünkü bu adam başımıza bela olur kontrol edemeyiz diye. Beni bu zamana kadar kimse kontrol edemedi. Türkiye devleti de kontrol edemedi, edemez de!”

Uygur Türklerini de kışkırtmaktan geri durmayan 

Yaptığı açıklamalarda hızını alamayan Seyit Tümtürk, “Türkiye Cumhuriyeti aklını başına toplamalıdır” ifadelerini kullanmaktan da geri durmadı.

Uygur Türklerini de kışkırtmaktan geri durmayan Tümtürk, Uygurların yaşadıkları ülkenin çıkarını düşünmeden hareket etmesi gerektiğini şu sözlerle ortaya koydu: “Eğer Doğu Türkistan davası güden kim olursa olsun, yaşadığı ülkenin çıkarları davanın önüne geçerse Doğu Türkistan’daki vatan hainlerinden hiçbir farkı yoktur”

HDP ZİYARETİNE TEPKİLER DİNMİYOR

Terör örgütü PKK’nın 13 Türk vatandaşını kaçırarak öldürmesinin yankıları devam ederken, Doğu Türkistan Milli Meclis Başkanı Seyit Tümtürk’ün “PYD/PKK uzantısı olan ve Türkiye siyasi faaliyet gösteren HDP ile görüştüm” açıklaması infiale neden olmuştu. Sosyal medya hesabından “İnsani bir durumdu” açıklaması yapan Tümtürk’e onlarca kullanıcı tepki gösterdi.

KAYNAK : https://www.vizyonege.com/2021/03/24/dogu-turkistan-meclis-baskani-seyit-tumturkun-hdp-pkk-iliskisi

Doğu Türkistan Meclis Başkanı Seyit Tümtürk’ün HDP-PKK ilişkisi

 Ağustos 3, 2021

Fransa’da kurulan Doğu Türkistan Milli Meclisi Başkanı seçildikten sonra ilk resmi ziyaretini İYİ Partiye yapan Seyit Tümtürk, katıldığı bir programda “PYD/PKK uzantısı olan ve Türkiye’de siyasi faaliyet gösteren HDP ile görüştüm” itirafında bulundu.

Seyit Tümtürk’ün HDP-PKK ilişkisi

Terör örgütü PKK’nın 13 Türk vatandaşını kaçırarak öldürmesinin yankıları devam ederken, Doğu Türkistan Milli Meclis Başkanı Seyit Tümtürk’ün “PYD/PKK uzantısı olan ve Türkiye siyasi faaliyet gösteren HDP ile görüştüm” açıklaması infiale neden oldu.

Fransa’da kurulan Doğu Türkistan Milli Meclisi Başkanı seçildikten sonra ilk resmi ziyaretini İYİ Partiye yapan Seyit Tümtürk, katıldığı bir programda “PYD/PKK uzantısı olan ve Türkiye’de siyasi faaliyet gösteren HDP ile görüştüm” itirafında bulundu. Tümtürk’ün bu şoke eden açıklamalarının ardından başta Doğu Türkistanlılar olmak üzere vatandaşlar büyük tepki gösterdi. https://www.youtube.com/embed/4naWl2iFaMI

TERÖR ÖRGÜTÜNÜN PARTİSİNİN AYAĞINA GİTMİŞ

Seyit Tümtürk, 26 Mayıs 2020’de, internet üzerinden yapılan Ahmet Kaşkeri ve Hüseyin Tecelli’nin de bulunduğu üst çatı konulu bir programda bir dizi açıklamalarda bulundu. Programa gelen soruları da yanıtlayan Tümtürk, burada yaptığı açıklamalar büyük tepki çekti. Terör örgütü PKK/YPG’nin bir başka terör örgütü IŞİD ile mücadelesinde esir aldığı cihatçı Uygurları kurtarmak için, HDP’den giderek ricacı olduğunu “Ve hatta PYD PKK uzantısı olan Türkiye’deki siyasi faaliyet gösteren HDP ile görüştüm. Sizler kendinize mazlum diyorsunuz neden oradaki mazlumlara sahip çıkmıyorsunuz diye girişimde bulundum” sözleriyle itiraf etmesi dinleyenleri şoke etti.

TÜMTÜRK’E TEPKİLER GİDEREK BÜYÜDÜ

Seyit Tümtürk’ün, terör örgütü PKK’nın 13 sivil vatandaşın başlarına kurşun sıkarak şehit etmesini bile kınamayan HDP’lilerin ayağına giderek ricacı olması Türk kamuoyunda infial yarattı. Birçok sosyal medya kullanıcısı Tümtürk’ü ağır ifadeler kullanarak kınadı. Haberin sosyal medyada yayılmasının ardından vatandaşlar Seyit Tümtürk’ü soru yağmuruna tuttu.

İşte kamuoyunun cevap beklediği bazı sorular:

– Sizin de PKK’nın siyasi kolu olarak kabul ettiğiniz HDP ile görüşmenizi herhangi bir yetkiliye bildirdiniz mi?

– Sadece HDP ile mi görüştünüz yoksa PKK/YPG ile görüşme gerçekleştirdiniz mi?

– PKK/YPG’nin esir aldığı Uygurlar kimlerdir? Terör faaliyetlerinde bulunmuşlar mıdır?

PERİNÇEK DE TERÖRİST BAŞINI ZİYARET ETMİŞTİ

Sosyal medya kullanıcıları, Doğu Türkistan davasının azılı düşmanı, Çin aşığı Doğu Perinçek’in 90’lı yılların başında terörist başı Abdullah Öcalan’ı PKK kampında yaptığı ziyareti hatırlatarak, “Senin bu heriften ne farkın kaldı? Bu vatanın ekmeğini yiyip, vatan evlatlarına kurşun sıkanları nasıl ziyaret ettin?” diyerek tepkilerini dile getirdi.

Seyit Tümtürk ve Ailesinin Fetö ile bağlantısı neler?

Tümtürk, Türk Dünyasının simgelerinden Bozkurt işaretine neden tepkili?

Tümtürk’ün oğlu İbrahim Tümtürk’ün karanlık işleri neler?

Seyit Tümtürk, Doğu Türkistan zulmünün mimarı Çin ile hangi ticari ilişkilere sahip?

Tümtürk Çin karşıtı gözükürken ailesi Çin’e nasıl rahatça gidebiliyor?

Seyit Tümtürk Uygur Türklerinden vatandaşlık ve ikamet işlemleri için ücret aldı mı?

 

https://cesurtv.com/2021/08/03/cumhurbaskani-recep-tayyip-erdoganiseyit-tumturk-cin-ile-anlasma-imzalarsa-ankara-kulliyede-100-bin-uygurla-birlikte-kendini-yakmakla-tehdit-ettiturkiye-cumhuriyeti-kimliginide-atarmis/

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı,Seyit Tümtürk Çin ile anlaşma imzalarsa Ankara Külliyede 100 Bin Uygurla birlikte kendini yakmakla tehdit etti,Türkiye Cumhuriyeti Kimliğinide atarmış

Ağustos 3, 2021

Türkiye’de ki On binlerce, Yüzbinlerce Doğu Türkistanlı biz Ankara’ya gideriz sayın Cumhurbaşkanımızın O Cumhurbaşkanlığı külliyesinde biz kendimizi yakarız .Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı kimliğimizi de atarız,

Kimlik ve İkametlerinide iptal edermiş

Youtube’de Fetih Tv adıyla 28 Aralık 2020 tarihinde video yayınlayan  haber platformunda ki videoda konuşan  Fransa Pariste kurulan ve Türkiye Cumhuriyetinde hiç bir yasal statüsü olmayan ama Faaliyetlerini, Protestolarını,toplantılarını,örgütlenmelerini  Fransa’da değil Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yapan Doğu Türkistan Milli Meclis Başkanı olan Seyit Tümtürk Fetihtih Tv de paylaşılan videoda Türkiye İle Çin arasında İmzalanması gündemde olan Terör ile mücadele ve Terör suçlularının  iadesi hakkındaki anlaşma eğer sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanırsa  Seyit Tümtürk Başkentimiz Ankara da Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde  neler yapacağını yayınlanan videoda şu şekilde konuşarak anlatmıştır ; ” Cumhurbaşkanımız tarafından Çin ile Anlaşmanın imzalanmayacağına Ben Cumhurbaşkanımıza güveniyorum ,eğer bunun aksi olursa Allah korusun böyle bir şey olmaz , olursa Türkiye’de ki On binlerce, Yüzbinlerce Doğu Türkistanlı biz Ankara’ya gideriz sayın Cumhurbaşkanımızın O Cumhurbaşkanlığı külliyesinde biz kendimizi yakarız .Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı kimliğimizi de atarız,bizm hepimizi çine iade edin biz iade edilen o kardeşlerimizle birlikte şehit olmaya hazırız deriz ve her şeyden vaz geçeriz.Bu böyle biline.” dedi!… Daha sonra konuşmasına şu şekilde devam etti; ”Eğer bir avuç Doğu Türkistanlıyı iade edecek olursa bunu bütün şeref ve namusumla temin ediyorum ki ,biz kendimizi Ankara’da yakacağımız gibi kimliklerimizi ve bütün ikametlerimizi iptal ederiz ve bizi de birlikte  o kardeşlerimizle birlikte çine iade edin deriz bunula birlikte bunu da yaparız. Bundan zerre kadar kimsenin şüphesi olmasın ” diye konuştu.

Bu konuşmaya Türkiye de yaşayan Uygur vatandaşlar tarafından tepki gösterilerek Fransada Kurulan ve Türkiyede yasal hiç bir durumu olmayan Millet Meclisi isimli yapı biz uygurlar tarafından kabul edilmeyip biz Türkiye Cumhuriyetinde yaşamaktan memnunuz ve konuşmalar bizi asla bağlamaz bizler asla Cennev Vatanımız Türkiye’nin başkentine gidip sayın Cumhurbaşkanımızı Boykot etmeyiz asla kendimizi yakmayız bizler Türkiye’de yaşamaktan mutlu olan insanlarız .Türkiye Cumhuriyetinin bize verdiği Kimlikler ve İkametler bizim için çok değerlidir.Verilen Kimlik ve İkamet tezkerelerinin Üzerinde  Şehitlerimizin kanından rengini alan Al bayrağımızın resmi olan Kimliklerimizi ve İkamet tezkerelerimizi asla yakmayız yırtmayız tam tersi o kimlikler ve Türk Bayrağımız için canımızı veririz. Türkiye Cumhuriyetinde asla  gerilim yaratılmasına asla sebep olmayız. Seyit Tümtürk’ün konuşması kendisini ve bağlı olduğu derneği veya yapıyı bağlar ,Asla Türkiyede yaşayan Tüm Uygurları bağlamaz bizim adımızada konuşamaz diye tepkilerini gösterip,

Türkiye Cumhuriyeti Savcılarının ve Devletinin bu tür konuşmaları yapa insanlara neden yasalar gereğince yasal işlemler yapılmamasını da anlıyamıyoruz diye  söylemekteler.

Benim adım Kedirye Keyser. Ben Rebiya Kadeer’in torunuyum,Çin hükümetini sürekli Uygur kültürü soykırımı yapmakla suçluyorsunuz.

Ağustos 3, 2021

Kedirye Keyser (Rebiya Kadeer’in torunu):”Benim adım Kedirye Keyser. Ben Rebiya Kadeer’in torunuyum. Bu benim okulum, Sincan Tıp Üniversitesi. Benim alanım Farmakoloji. Esas olarak ateroskleroz üzerine odaklanarak kardiyovasküler farmakoloji çalışıyorum. Bu okula başvurmamın nedeni, harika fakülte ve gelişmiş tesisler. Ayrıca çeşitli alanlardaki akademik seviyelerin hızlı gelişmesi nedeniyle. Gelecekte Uygur tıbbına katkıda bulunmak istiyorum. Büyükanne, Sincan’dan ayrılırken ben küçük bir kızdım, o zamanlar ne yaptığını anlamıyordum. Şimdi yüksek lisans öğrencisiyim. Suçlarını öğrendim. Çin hükümetini sürekli Uygur kültürü soykırımı yapmakla suçluyorsunuz. Hiç doğru değil. Hükümet sayesinde sınıf arkadaşlarım ve ben olumlu politikalardan yararlanıyoruz. Devlet olmadan okulda ne okuyabiliriz ne de okuldaki harika tesislerin tadını çıkarabiliriz. Her türlü burs ve devletin öğrenci yardımlarına tam erişimimiz var.” Rebiya Kadeer’in bir diğer yalanı ise 27 Kasım 2006 tarihinde Dünya Uygur Kurultayı başkanı seçilmesiyle birlikte ertesi gün oğlu Kahar Abdurehim’in milyonlarca dolar para cezasına çarptırıldığı yönündeydi. Ancak oğlu Kahar Abdurehim’de verdiği röportajda annesi Rebiya Kadeer’i yalanladı ve kendilerine yönelik her hangi bir baskı olmadığını söyledi. Kahar Abdurehim (Rebiya Kadeer’in en büyük oğlu): ”Anne, ülkemizdeki din politikası çok iyi. Camilere gidip her an namaz kılabiliriz. Yaz için bir klima olduğu gibi kış için bir ısıtma sistemi var. Kendimizi yıkayabileceğimiz yerler de var. Buraya istediğimiz zaman gelebiliriz. Söylediğin gibi değil. Hükümet bize asla baskı yapmaz. Bana inanmıyorsanız, bunu Sincan’da kendi gözlerinizle görebilirsiniz.” Global Times’ın röportaj yaptığı bir diğer isim ise Rebiya Kadeer’in torunu Aydidar Kahar’dı. Aydidar, büyükannesinin yalan söylediği için Sincan’a hakaret ettiğini, Sincan’da insanların durumunun iyi olduğunu ve düzgün bir hayat yaşadıklarını söyledi.   Aydidar Kahar (Rebiya Kadeer’in Torunu): Ben Aydidar Kahar. Rebiya Kadeer benim büyükannem. Bu yıl Sincan Üniversitesi’nden mezun oldum. Bunlar benim diplomalarım. Üniversitedeyken Han’ın birçok öğrencisinin olduğu sanat kulübüne katıldım. Dans etmeyi seviyorum. Onlara dans etmeyi öğretirdim ve hep takıldırdık. Çok iyi anlaşıyorduk. Büyükanne, Sincan’a hakaret ediyorsun. Ama söylediğinin aksine Sincan’daki insanlar düzgün bir hayat yaşıyorlar. İnsanların durumu iyi. Uluslararası markaların ürünlerini satın alabiliyoruz. Bu Sincan’ın yeni değişiklikleri değil mi? Bu hayalini kurduğumuz güzel Sincan değil mi? Global Times ile yapılan röportajlarda Rebiya Kadeer’in akrabaları, kendisinden dedikodu yaymayı bırakmasını ve barışçıl hayatlarını artık bozmamasını istediklerini söyledi.

#rabiyakadir #doğutürkistan #Aydidar Kahar #Kahar Abdurehim #KediryeKeyser #uygur #urimçi #çin #sincanözerkbölgesi #Rebiya Kadeer

Uygurların Lideri Rebiya Kadeer’e 2020 ‘de Türkiye’ye gelebilmesi için vize vermemiş !…

Ağustos 24, 2021

Uygurların yurt dışındaki lideri olarakta bilinen Rebiya Kadeer’in Türkiye’de kamu güvenliğini tehlikeye atacağı gerekçesiyle hakkında Türkiye’ye giriş yasağı bulunuyor. Amerika ile uzun yıllardır yakın ilişkileri bulunan Kadeer’in Türkiye’ye gelmesi durumunda Türkiye-Çin ilişkilerinde gerginleşme de yaşanabilir.

Yurt dışında yaşayan Uygur topluluğunun lideri olarak bilinen Rebiya Kadeer’in geçtiğimiz yıl Türkiye’ye gelmek için Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği’ne vize başvurusu yaptığı ortaya çıktı.

Rebiya Kadeer, 8 Ağustos 2020 tarihinde Washington’daki Türkiye Büyükelçiliği’ne giderek 4 günlük turizm vize türü başvurusunda bulundu. Türk Büyükelçiliği, Kadeer’e 11 Agustos 2020 tarihinde saat 11.00’e randevu verdi. Rebiya Kadeer, kendisine verilen randevu saatinde Büyükelçiliğe giderek vize için ilk görüşmesini gerçekleştirdi.

Türkiye’ye gelmek için kendisine uçak bileti dahi aldı

İlk görüşmesi olumlu geçtiği öğrenilen Rebiya Kadeer, Amerika’dan Türkiye’ye seyahat etmek için Expedia isimli bir firma üzerinden Delta Airlines havayolu firmasına ait uçuştan bilet rezervasyonu yaptırdı. Rebiya Kadeer’in planlanan uçuş rotası, 26 Ağustos 2020 tarihinde Baltimore’dan Detroit’e, Detroit’ten Amsterdam’a ve Amsterdam’dan 27 Agustos 2020 tarihinde İstanbul’a olacak şekilde planlandı. Türkiye’de 4 gün kalmayı planlayan Kadeer’in dönüş planı ise, 30 Agustos 2020’de İstanbul’dan Amsterdam’a, Amsterdam’dan Detroit’e, Detroit’ten Washington’a olacak şekilde planlandı.

Vize başvurusu iptal edildi

Uçak bileti ile birlikte diğer tüm belgelerini tamamlayan Rebiya Kadeer’e 25 Ağustos 2020’de Büyükelçilikte ikinci randevu verildi. Kadeer, ikinci randevuya gittiğinde ise Türk Büyükelçiliği’nden içeri alınmadı ve başvurusu iptal edildi.

Rebiya Kadeer’in Türkiye’ye giriş yasağı bulunuyor

Uygurların yurt dışındaki lideri olarakta bilinen Rebiya Kadeer’in Türkiye’de kamu güvenliğini tehlikeye atacağı gerekçesiyle hakkında Türkiye’ye giriş yasağı bulunuyor. Amerika ile uzun yıllardır yakın ilişkileri bulunan Kadeer’in Türkiye’ye gelmesi durumunda Türkiye-Çin ilişkilerinde gerginleşme de yaşanabilir.

Asıl amacı Türkiye’ye gelmek ve bir daha geri dönmemek mi?

Rebiya Kadeer, Türkiye’ye 4 günlük turist vizesi için başvurmuş ve 4 gün kalacağını beyan etmiş olsa da Kadeer’in asıl amacının bir şekilde Türkiye’ye gelmek ve Türkiye’den bir daha geri dönmemek olduğu düşünülmektedir.

https://cesurtv.com/2021/08/02/doguturkistan-surgun-hukumeti-neredekimler-tarafindan-nasil-kuruldu/

DoğuTürkistan Sürgün Hükümeti nerede,kimler tarafından nasıl kuruldu ?

Ağustos 2, 2021

Doğu Türkistan Hakkında Prof.Dr.Sultan Mahmut Kaşkarlı,DTCSH Cumhurbaşkan Yrd.Hızırbek Gayretullah Gökhan Gülmez Ropörtajında 2004 yılında Amerika Birleşik Devletleri Beyaz Sarayda kurulan Doğu Türkistan Cumhuriyeti Sürgün Hükümeti Kurucuları Anwar Yusuf Turanı,Prof.Dr.Sultan Mahmut Kaşkarlı,Hızırbek Gayretullah,Seyit Tümtürk ile Amerikada 2004 yılında Devlet kurulurken neler yaşanmış ve sonrasında 2010 yılına kadar yaşanan gerçekler bu video haberde.DT Anayasında neler var kimler bu Anayasaya İmza atmış.Doğu Türkistan Hükümetinin bilinmeyen kuruluşu ve hangi İstihbarat örgütleri bu işin içinde.Habitat Toplantısına Sadece Ülkeler katılırken Dernek olarak nasıl katılmışlar,Birleşmiş Milletleri nasıl uyutmuşlar,Çinliler neden Habitat toplantısını Terk etmiş.DAHA AZ GÖSTER

https://cesurtv.com/2021/08/02/fetoculer-ile-iliskisini-uygur-turku-kuzzet-altay-yayinladigi-videoda-itiraf-etti/

Fetöcüler ile İlişkisini Uygur Türk’ü Kuzzet Altay, Yayınladığı videoda itiraf etti.

Ağustos 2, 2021

Altay,Yayınladığı videoda sohbetlere katıldığını belirtti ve FETÖ’cülere sahip çıktı: ABD’de birçok mensuplarını tanıyorum. Onlardan iyilik gördüm. Bıçakla kesseniz onlara terörist demem. Uygur Amerikan Derneği Başkanı Kuzzat Altay  sosyal medya hesabından paylaştığı videoda  Altay, “Birkaç sene sohbetlere gittiğim doğrudur” dedi. Altay, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’e hakaret ettiği ve hedef gösterdiği videoda şunları söyledi: FETÖ KURULUŞUNA YILLARCA GİTMİŞ “2005’te Doğu Türkistan’dan ayrılmak zorunda kaldım. 2005’te Türkiye İstanbul’a gelebildim. Doğu Türkistan Vakfı sayesinde TÖMER’e yerleştim. Türkçe öğrendim. 2005-2008 arasında Çince Uygurca tercümanlık yaptım. Sonra 2008’de ABD’ye mülteci olarak geldim. Burada bir tane Emiti diye bakkal vardı. Orada bir abimiz vardı beni Türkçe biliyorum diye işe aldı. Sonra sohbete çağırdı. Birkaç sene sohbetlere gittiğim doğrudur. Bunu da inkar edecek değilim. Orada kötü bir şey konuşulmadı. Orada konuşulanlar ‘Allah peygamber’ oldu, ‘iyi insan ol, namaz kıl’ oldu. ‘BURADAKİ BÜTÜN UYGURLAR GİTTİ’ “Burada tek ben değilim. Burada American Turkish Kardeşlik Derneği var Fairfax’te. Burada binlerce Uygur var. Burada Uygurlar’ın ne bir derneği ne bir yeri vardı. Biz Cuma namazlarımızı orada kılardık. Çocuklarımız hafta sonu okula oraya giderlerdi. , iftarlara oraya giderdik. Yani normal herkesin Türkiye’de yaptığı bir şey. Bunu yapanlar içerisinde Türkiye’den bakanlar, askerler de vardı. Oralara gittik. Ama Türkiye’de bu olaylar olunca burada kötü bir şey olduğu için değil, sadece biz Uygur milleti olarak böyle işlere girecek kadar haddimiz değil yani. Bizim bu kadar gücümüz yok. Sadece Doğu Türkistan’daki kardeşlerimizi kurtarmak istiyoruz. Ne bu siyasi ticari çıkarın ya da kavganı parçası olmak istemiyoruz. Biz ne bir partiye ne bir tarikata ne bir dine bağlıyız. Ben burada sohbete gittiğimi inkar etmem. Amma şu an benim bu cemaatle alakam yok. Abdullah Öcalan’a gül vermiş bir insan nasıl da sokaklarda gözünüzün içine baka baka yürüyebiliyor ben bunu anlamıyorum.” ‘KAFAMA SIKSANIZ TERÖRİST DEMEM’ Altay’ın itirafları bununla sınırlı değil. Sosyal medyada FETÖ’cü sahte hesapların yoğun desteğini alan Altay, karşılık olarak FETÖ’cülere sahip çıktı. FETÖ’nün ABD’deki birçok mensubunu tanıdığını vurgulayan Altay, “Çoğu benden daha takva insanlar. Kafama sıksanız terörist demem” ifadelerini kullandı. Altay şunları yazdı: “Bana ‘FETÖ’ diyorlar. Birçok insan duruşumu merak ediyor. Çin’den korkmamışım, kimden korkacağım? ABD’de birçok mensuplarını tanıyorum. Onlardan iyilik gördüm zerre kadar kötülük görmedim. Tanıdığım insanlara asla terörist demem. Allah katında yalan şahitlik etmem. Rüzgar tersine döndü diye bir ceket çıkarma rahatlığında bu insanlara saldıramam. Çocuklarımız gitti namaz kılmayı, Kuran okumayı öğrendi. Allah’ı, Efendimizi sevmeyi öğrendi. Terörist olduğunu bilsem önce yüzüne bir tükürür sonra FBI’a ihbar ederdim. Türkiye’deki o lanet olaydan sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin Uygurlara olan tutumunu, özellikle yüzbinlerce Uygur’un hayati meselesini göz önünde bulundurarak onlardan ayrıldım. O gün bugün görüşmüyorum. Türkiye cumhuriyeti Uygurlara ikamet ve vatandaşlık veriyor. Buna göz yummak, inkar etmek de nankörlüktür.” ‘CEMAATTEN AYRILDIM’ DEDİ AMA… Kuzzat Altay açıklamalarında 15 Temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ’den ayrıldığını belirtse de bu gerçek değil. Altay, ABD’de Unitarian Universalist Congregation of Fairfax (Fairfax Evrenselci Uniteryan Topluluğu) isimli kuruluşun 4 Ocak 2017’de düzenlediği ‘Muslim Life in USA’ isimli programın duyuru metninde kendisini şu sözlerle tanıttı: “Sekiz yıl önce Çin’den mülteci olarak Amerika’ya geldim. Ben Müslümanım. Ben Fetullah Gülen ve Hizmet Hareketinin takipçisiyim. Şu anda McLean Virjinya’da bulunan bir IT eğitim ve danışmanlık firması Cybertek şirketinin kurucusu ve CEO’suyum.” ALTAY’IN FETÖ’CÜ YÖNETİCİSİ Başında Altay’ın olduğu Virginya Fairfax merkezli Uygur Girişimciler Ağı’nın ve Altay’ın CEO’su olduğu Cybertek isimli şirketin yöneticileri arasında FETÖ’cü bir isim dikkat çekiyor: Tezcan İnanlar. Ağın Sivil katılım ve dış ilişkiler direktörlüğü görevini yürüten İnanlar, Cybertek’te de kurumsal sosyal sorumluluk müdürlüğü yapıyor. Washington’da yaşayan Tezcan İnanlar, FETÖ’nün ABD’deki çatı örgütlerinden Pacifica Instute (Pasifik Enstitüsü)’nde Şube Müdürlüğü, Kuzeybatı bölge müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığı görevleri üstlendi. FETÖ’NÜN ABD’DEKİ KURULUŞU: ATFA Altay’ın bahsettiği Amerikan Türk Dostluk Derneği (ATFA – American Turkish Friendship Association) FETÖ’nün ABD’deki kuruluşlarından biri. Kuruluş hakkında medyada ABD’de FETÖ’ye ait vergiden muaf 150 kuruluş arasında yer aldığı haberleri çıktı. Washington yakınlarında Virginia eyalet sınırları içinde örgütlü ATFA hakkında Wikipedia’da dahi “Fetullah Gülen’i takip eden Gülen hareketinin üyeleri tarafından kurulan, kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum kuruluşudur” ifadeleri yer alıyor.

Prof.Dr.Sultan Mahmut Kaşkarlı,DTCSH Cumhurbaşkan Yrd.Hızırbek Gayretullah,Gökhan Gülmez Ropörtajı

Doğu Türkistan Hakkında Prof.Dr.Sultan Mahmut Kaşkarlı,DTCSH Cumhurbaşkan Yrd.Hızırbek Gayretullah Gökhan Gülmez Ropörtajında 2004 yılında Amerika Birleşik Devletleri Beyaz Sarayda kurulan Doğu Türkistan Cumhuriyeti Sürgün Hükümeti Kurucuları Anwar Yusuf Turanı,Prof.Dr.Sultan Mahmut Kaşkarlı,Hızırbek Gayretullah,Seyit Tümtürk ile Amerikada 2004 yılında Devlet kurulurken neler yaşanmış ve sonrasında 2010 yılına kadar yaşanan gerçekler bu video haberde.DT Anayasında neler var kimler bu Anayasaya İmza atmış.