Çin’de COVID-19 vakalarına rağmen bazı kısıtlamalar gevşetiliyor
Çin’in büyük şehirleri COVID-19 tedbirlerini gevşetmeye yönelik adımlar atıyor.
Çin’in üçüncü büyük şehri Guangcou’da yerel sağlık yetkilileri, televizyonda yayımladıkları açıklamada, virüsün alt varyantlarının mevsimsel gripten daha büyük risk taşımadığını söyleyerek vatandaşları teskin etti.
Karantina uygulanan ilçelerdeki tedbirlerin kaldırılmasının ardından şehirde vakalar artarken son 24 saatte 4 bin 922 vaka kaydedildi.
Guangcou Sağlık Komisyonu Başkan Yardımcısı Cang Yi, yalnızca 4 vakanın “ağır ve kritik” olduğunu, virüse bağlı can kaybı görülmediğini belirtti.
“Paniğe gerek yok”
Kentte ekim sonundan beri vaka sayısı 162 bin 700’e ulaştı. Bunların yüzde 90’ının hastalık belirtisi göstermediğine dikkati çeken Cang, “Bu Omicron varyantının önceki varyantlara göre belirgin şekilde daha az etkili olduğunu gösteriyor.” dedi.
Cang, hem Omicron varyantının özelliği hem de nüfusun aşılamayla bağışıklığının artmış olması ve etkin önleme tedbirleri sayesinde bu sonucun ortaya çıktığını vurguladı.
Guangcou Sekizinci Halk Hastanesi Direktörü Tang Şiaoping de ortak yayında, “Yeni koronavirüsün Omicron alt varyantlarının etkisi mevsimsel grip düzeyine gerilemiş durumda. Bazıları gripten bile daha az etkili. Bu yüzden paniğe gerek yok.” ifadelerini kullandı.
Protestoların ardından tedbirlerin gevşetilmesine karar verildi
Kent yönetimi, karantinadaki Haycu ilçesinin bazı bölgelerinde polis ve sağlık görevlileri ile vatandaşlar arasında çatışmaya dönüşen protestoların ardından tedbirlerin gevşetilmesine karar vermişti.
Kentte iki ilçedeki karantina kaldırılırken, toplu testlere son verilmiş, pozitif vakalarla yakın temastakilerin evlerinde karantinada kalmasına izin verilmişti.
Ayrıca kısıtlama uygulanan bölgelerde restoranlar yeniden açılmış, toplu taşıma araçları yeniden faaliyete başlamıştı.
Ülkede COVID-19 tedbirlerine karşı protestoların ardından birçok büyük şehirde, salgın tedbirlerini optimize etmek için adımlar atıldığı gözleniyor.
Pekin ve Şıncın’da toplu taşıma araçlarında test zorunluluğu kaldırıldı
Başkent Pekin’de ve Guangdong eyaletinin teknoloji ve imalat merkezi Şıncın şehrinde toplu taşıma araçlarında negatif test sonucu gösterme zorunluluğu kaldırıldı.
Şıncın şehir yönetimi, toplu taşıma araçları dışında eczaneler, parklar ve turistik mekanlara girişte de test zorunluluğu aranmayacağını duyurdu.
Başkent Pekin’de de toplu taşıma araçlarına binişte son 48 saatte yapılmış test sonucunu gösterme zorunluluğu kaldırılırken alışveriş merkezleri, süpermarketler ve diğer kamusal alanlarda hala zorunluluk sürüyor.
Kentteki test kulübelerinin sayısı azaltılırken test zorunluluğunun devam etmesi nedeniyle az sayıdaki kulübenin önünde uzun kuyruklar oluşuyor.
Pekin sağlık yetkilileri, bugün düzenledikleri basın toplantısında, bazı tedbirlerdeki değişiklere rağmen “sıfır vaka” politikasının hala geçerli olduğunu vurguladı.
Salgın dalgasının hızla yayıldığına dikkati çeken yetkililer, “sosyal önleme ve kontrol tedbirlerine ödünsüz bağlı kalınması gerektiğinin” altını çizdi.
Son 24 saatte 33 bin 73 vaka
Çin’de sonbahardan bu yana Omicron’un bulaşıcılığı yüksek alt varyantlarının yol açtığı salgınlar nedeniyle vaka sayısı artmıştı.
Ulusal Sağlık Komisyonu verilerine göre, Çin ana karasında son 24 saatte hastalık belirtisi gösteren 3 bin 988, göstermeyen 29 bin 85 vaka tespit edilirken, virüs nedeniyle hayatını kaybeden olmadı.
Vaka sayısının nüfusa oranla az olmasına ve büyük bölümünün hastalık belirtisi göstermemesine rağmen Çin, “sıfır vaka” olarak adlandırılan katı salgın kontrol tedbirlerini uygulamaya devam ediyor.
COVID-19 vakalarını ortaya çıktığı yerde bastırmayı ve bulaşma zincirini kesmeyi hedefleyen strateji, karantina, seyahat kısıtlamaları, toplu testler, imalat, ticaret ve hizmetler sektöründeki işletmelerin faaliyetlerinin kısıtlanması veya kapalı devre sürdürülmesi gibi katı ve geniş ölçekli tedbirleri gerektiriyor. Tedbirler, hayatın olağan akışına müdahalenin yanında ekonomik maliyeti açısından da tartışmalara yol açıyor.
Çoğu ülke virüsle belirli bir uyum içinde yaşamaya, hayatın akışını ve ekonomik faaliyetleri aksatacak kontrol tedbirlerinden kaçınmaya yönelik stratejileri benimserken Çin, salgının başından beri başvurduğu kısıtlayıcı tedbirleri sürdürüyor.