Yoğun bir günün ardından Haber merkezimize gelip Kameramdaki videoları Montaj yapmak için Pc ye yüklerken kahve molası verdim kahvemi makinada her zaman bana özel olan kupama doldururken Cep telefonum çalmaya başladı.Önce yorgun olduğum için bakmak istemedim ama içimden gelen ses ya önemli bir telefonsa diye düşününce koşarak son anda telefonumu açtım.
Telefondaki kişi telefonda zor konuşuyordu.Türkçeside bozuk olduğu için ne dediğini bir türlü anlıyamıyordum.
O konuştukça yavaş yavaş tane tane konuş diye ikaz ederken birden arayanın ses tonunu tanıdım ve hemen ona bir şey olduğunu anladım.
Telefondaki kişi Bir yıl önce ‘DOĞU TÜRKİSTANLI UYGUR ORGANİZE SUÇ ÇETESİ TARAFINDAN TEHDİT EDİLEN UYGUR KARDEŞİMİZİN GÖKHAN GÜLMEZ‘E yardım istedi başlıklı ropörtaj yaptığım Doğu Türkistan uyruklu ZHAYM ABUDUHELİLİ olduğunu anladım.
ZHAYM ABUDUHELİLİ Bundan 1 yıl önce Türkiye de yaşayan Doğu Türkistan uyruklu ve Türkistan İslam Partisi Terör örgütü üyesi insanlar tarafından Ölümle Tehdit edilen.Daha önce Yine Sefaköyde yaşadığı evi Türkistan İslam Partisi Terör örgütü tarafından evi basılarak boğazına Bıçak dayatılıp zorla 5 Bin Doları elinden alındığını idiia etmişti ve bu konuda da Yaptığım ropörtaj esnasında bana Cumhuriyet Savcılığına verdiği suç duyurusunun yani savcılık ifade tutanağı ve pek çok belge Polis ifadesi gibi belgeleri yollamasından sonra ben kendisiyle ropörtaj yaptım ve sahibi olduğum http://www.cesurtv.com ve http://www.vizyonege.com ,Cesur Haber Youtube Kanalında ve yine Facebook,Twıter gibi sosyal medya mecralarında yaptığım video ropörtajı yayınladım.
Uygur uyruklu ZHAYM ABUDUHELİLİ Ölüm korkusundan dolayı Ankaraya kaçmıştı ve ben ona ropörtajda Burası Türkiye Cumhuriyeti Kimseden korkma Burada Kanun var Yasa var Polis var Devlet var kimse sana bir şey yapamaz rahat ol dedim .
Ancak Bir kaç saat evve Bakırköy Sadi Konuk Devlet Hastahanesi Acil servisinde tedavi gören ZHAYM görünce çok üzüldüm.
Zhaym beni tellefonla aradığında Ankaradan geldiğini Kiracısının onu arayarak evden ayrılıyorum gel evin anahtarını vereceğim demesi üzerine zeytinburnuna anahtarı almak için gittiğini ve eve girdiğinde TİP Terör Örgütü elamanı 5 Uygur uyruklu kişinin ellerinde demirlerle eve girdiğini ve kendisini saatlerce demirlerle dövdüğünü söylemesi üzerine ve hastahanedeykende hala Telefonla ve mesajlarla arayıp seni öldüreceğiz demeleri üzerine derhal Hastahane Özel Güvenliğini telefonla arayıp diyaloğa geçtim.
Güvenlik görevlisine Zhaym e dikkat edip korumasını TİP Terör Örgütü tarafından ölümle tehdit edildiğini söylemem üzerine abi ben elimden geldiğimce korurum ama bir dakika seni Hastahane Polisiyle görüştüreyim demesi üzerine Hastahane Polisiylede görüşüp TİP
Terör Örgütü tarafından hastahanede ZHAYM’in tehdit edilip Öldürüle bileceğini söyleyip onlarında güvenlik önlemi almalarını istememden sonra telefonu kapattım.
Telefonu kapattıktan sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesini ivedi bir şekilde telefonla arayarak Polis kardeşlerimize olayı ve olabilecekleri kısa bir şekilde anlatıp ivedi bir Şekilde ZHAYM’in Polis korumasını alınmasını rica ettim.
Aradan Bir kaç dakika geçtikten sonra tekrardan ZHAYM’i telefonla aradım aradığımda Polislerin geldiğini yanında olduğunu söylemesi üzerine rahatladım.
Bu arada İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücade Şubesini TEBRİK ediyorum ve İyiki varsınız diyorum.Vatandan Bakırköye okadar çabuk gideceklerini hiç tahmin etmezdim.Bu arada Bütün Polislerimizle Gurur duyuyoruz.Allah Tüm Güvenlik Güçlerimizin Yar ve Yardımcısı olsun. Ben Her zaman koşulsuz ve şartsız Devletimin yanındayım.Vatanımla Bayrağımla,Askerimle,Polisimle Gurur duyuyorum Bana göre Dünyanın en başarılı polisi İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve Tüm Polislerimizdir.
ZHAYM’e evinde Saldıran TİP Terör Örgütünün 5 Teröristinin isimleri ve Bilgileri İfade alan Terörle Mücadele Polislerine verilmiiştir.
Ben şunu Öğrendim Uygurlara en Büyük Zararı veren yine UYGURLARDIR .
İstanbulda faaliyet gösteren TİP Terör Örgütü üyeleri devamlı olarak Uygur Uyruklu kişilere Baskı Zulum Dayak ve Ölümle Tehdit etmekte oldukları duyumlarını çok almaktayız.Aslında Bu terör örgütü elemanları Türkiyede çok suça karışıyorlar ama mazlum uygurlar kendilerini tam olarak ifade edemedikleri için bunların yaptıkları Şiddet,Haraç alma,Gasp ,Kuyumcu soygunu gibi suçlar Polis kayıtlarına hep adi suç olarak geçmektedir.
Bu yaşanılan üzücü olaydan sonra Terörle Mücadele Şubemiz Bu terör örgütü elemanlarını bir bir yakalayıp Kanun ve yasalarca yapılması gereken ne ise gereğini yapacaklarınada inanıyorum.
Ben bu üzücü hadiseden sonra Uygur STK Başkanlarına soruyorum bu yaşanılan olayları Terör örgütlerini sizler biliyorsunuz ama neden sessiz kalıyorsunuz ? Neden Devletin ilgili birimlerine ihbar etmiyorsunuz ?
Uygurlarada mesajım şudur;”Sizler son yıllarda devamlı izinsiz eylemler ve toplantılar yapıyorsunuz.Yaptığınız eylemlerdede sizleri koruyan Polislerimizi hep sosyal medyada afişe edip her zaman eleştiriyorsunuz.Bakın Geçenlerde eylemlerde Tükürdüğünüz ŞEREFLİ TÜRK POLİSİ sizi koruyor Farkındamısınız !…
Sosyal medyada devamlı olarak eleştirdiğiniz Türkiye Cumhuriyeti Devleti size sahip çıkıyor farkındamısınız ?
Dış İstihbarat servisleri ve Okyanus ötesi Cümlesini İç İşleri Bkanımız Sayın Süleyman soylu Televizyon kanallarında haberlerde defalarca söylemiştir.Ayrıca yibe vu cümleyi 3 yıl evvel Ropörtaj yaptığım Rahmetli Değerli büyüğüm DTCSH Başbakanı Hızırbeg Gayretullah söylemiştir.Hakkın rahmetine kavuşan merhum Hızırbeğ Gayretullahın Videosu hala yayınlanmaktadır, ropörtajı izlemek isteyenler aşağıdaki linki tıklayarak izleyebilirler. https://www.vizyonege.com/2021/03/18/prof-dr-sultan-mahmut-kaskarlidtcsh-cumhurbaskan-yrd-hizirbek-gayretullahgokhan-gulmez-roportaji/
Uygur Kardeşlerim Doğu Türkistan ve Uygur STK Başkanları Lütfen Sosyal medya paylaşımlarınıza dikkat edin Dış İstihbarat servislerinin oyununa gelmeyin !…Devamlı olarak protesto eylemleri yapmayın.Polis kardeşelerimizi zor durumda bırakmayın,Onlar sizleri koruyor kolluyor.Geçenlerde sarıyerde yapılan etkinlikte görevini yapan Polislerimize haksızlık yapıp onları sosyal medyada videolarını paylaştınız.Bir daha asla Polisimizin videolarını sosyal medyalarda paylaşmayın onlar görevlerini yapıyorlar.Onlarında çoluk çocukları aileleri var .O polis kardeşlerimizin tayinleri çıkması veya yerlerinin değişmesinden çok mu mutlu oldunuz yahu ne geçti elinize onların görev yerlerinin değiştirilerek aile düzenlerine zarar vermekle.
Uygur Organize Suç Çetesi tarafından Kafanı kesicez diye ölümle Tehdit Edilen Uygur uyruklu kişi Watsap Haber İhbar hattımızdan Gökhan Gülmez’den yardım İstedi.
Benim yaptığım haberleri takip eden okuyucularım bilirler,Bana haber ihbarı geldiği zaman ben hiç üşenmeden haberle ilgili hangi şehire gitmem gerekirse giderim.Asla ve aslada hiç bir zaman kimseden 1 kuruş bile ne talebim olmuştur nede her hangi bir beklentim olmamıştır.
Ben yıllardır Araştırmacı soruşturmacı Haberciliği Mağdur ve Mazlumun yanında olup Mafya ve Terör örgütlerininde karşısında olarak onlarla mücadele ederek yapmışımdır.
2016 Yılında ilk olarak Beşiktaş Çarşıda bulunan haber merkezimize ziyaretime gelen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ve Sembolik olarak ABD Beyaz Sarayda 2004 yılında kurulan DTSH Başbakan yardımcısı ve Bakanının ziyaret etmesiyle Ben Doğu Türkistan ve Uygur uyruklu Çin pasaportu taşıyan Uygurlar ile münasebetim diyaloğum başladı.
Ben ziyaretime gelen Başbakan ve Bakan ile yapmış olduğum ropörtajda ve sonrasında Doğu Türkistanda Uygur Uyruklu insanların yaşadıklarını duyunca Onların Türk ve Müslüman olmaları sebebiyle duyduklarım karşısında çok ama üzüldüm ve bu konuda araştırmalar yapma başladım.
O dönemler İnternet ortamında yaptığım araştırmalarda ne kadar belge video yazı varsa hemen hemen hepsini araştırdım okudum inceledim Uygurlarla tanıştım çevre yaptım kimisiyle telefonla kimisiyle yüz yüze görüşmelere başladım.
O zaman dikkatimi bir şey çekmişti.Konuştuğum görüştüğüm her kes Televizyon ve Sosyal medyada video paylaşan her kes hep aynı cümleleri kurup hep aynı şeyi insanlardan dinliyordum.
Derken geçen zaman içersinde neredeyse dünya genelinde Uygur olan kim varsa hemen hemen her kesi tanıdımve her kes hakkında bilgi sahibi olmaya başlamıştım.
Ancak işin içersinde bir terslik vardı okuduğum konuştuğum kişilerin bana anlattıkları biraz kafamı karıştırıyordu ve bazı soruların cevabını tam olarak kafamda bulamıyordum.Kafamda pek çok soru işareti vardı.
Bir taraftanda İşin içinde Türklük , Müslümanlık,Zulum,Baskı,Şiddet ve İnsanlara karşı işlenen suçlar acı olaylar hikayeler olduğu için çok üzülüyordum.Ancak işin içinde yukarıdada yazdığım gibi bazı soruların cevapları yoktu Taşlar yerine oturmuyordu.
Zeytinburnunda,Sefaköyde,Küçükçekmecede,Eskişehirde,Kayseride ve Ülkemizin pek çok noktasında Doğu Türkistan ve Uygur uyruklu gördüğüm her kes aşırı Dinci ve Fakir Mazlum insan görüntüsü çiziyorlardı.
Bir gün Ofiste otururken yine telefonla arandım ve Telefonla arayan kişi Kardeş değim Hüseyindi.Sosyal medyadan beni takip ettiği ve Uygur konusuyla ilgilendiğim için beni aradığını söyledi ve Bana Doğu Türkistan Sürgün Hükümetinde Görevli bir Bakan tarafından 80 Bin TL dolandırıldığını ve yıllardır onu oyaladığını söyledi.
Bakan dediği kişiyide bende Hiç yüz yüze görüşmedim ama Türk dünyasında tanınmış bir kişi olduğundan dolayı tanıyordum ve o aralar Uygur meselesinden dolayı onunla sık sık telefonda görüşüyordum.Ben sözde Bakan bozuntusunu İdealist olarak biliyordum ama sonradan öğrendimki Hüseyin kızmakta haklıymış meğer.Tabii Hüseyinle konuşmamdan sonra onun ne bakanlığı kaldı nede sosyal medyada her hangi paylaşımı kalmadı tam tersi sessiz sedasız bir köşeye çekildi çünkü onu Uygur diiasporasına anlattığım her kesi ikaz ettiğim için o şahıs 2019 yılından sonra asla ve asla bir daha uygur konusuna karışmadı ve bu konulardan uzak durdum.
Biz Hüseyinin konuşmasına gelelim,DTCSH Hükümeti Türkiyeye devamlı olarak dağıtılmak üzere 100 Bin Beş Yüz bin Dolar gibi rakamları
DTCSH Cumhurbaşkanı,Başbakanı gibi ünvanı olan kişiler ve Bunların Amerikadan Türkiyeye gelen çocukları tarafından Türkiyede ki Dernek ve Vakıflara getirip nakit olarak elden veriyorlarmış.
Hüseyin bu konuşmayı ilk yaptığı zaman ben hüseyine Asla böyle bir şey olamaz Uygurlar gariban insanlar onlar bu paraları bulamazlar senin duyumun ve iddian yanlış diye söylemem üzerine Abi ben sana asla yalan atmam beni tanıyorsun ben boşta konuşmam sana bu para meselesini ispat edeceğim dedi ve banada biraz kızarak sitem ederek telefonu kapattı.
Aradan bir kaç saat geçtikten sonra telefonum tekrar çaldı ve hüseyin Zafer kazanmış bir komutan gibi gürliyerek telefondan abi whatsabına baktınmı sana Amerikadan west union ile Türkiye ye DTCSH Başbakanı Anwar Yusuf Turani’nin yolladığı Dolarların makbuzunu attım gördünmü deyince Bilgisayarda bir baktım Hüseyin kardeşim bana İddiasını ispat etmişti mutluydu ve Haklıydı.
Tabii ben o makbuzları görünce bende Yavaş yavaş kafamda taşlar yerine oturmaya başlamış oldu.
Yukarıda İsmin yazdığım Anwar Yusuf Turani ile hemen hemen her gece sabaha karşı whatsap üzerinden telefonla görüşüyorduk.Tabii yazımı okuyanlar neden sabaha karşı görüşüyordun diye sormadan ben hemen cevap vereyim.
Amerikanın bazı şehirleri ile Türkiye arasında 11 saat gibi bir fark olduğu için bizde gündüzken orada gece,Orada gündüzken Burada gece olduğundan dolayı sabaha karşı saat farkından dolayı görüşüyorduk.
Hüseyin ile konuşmamdan sonra benim için dakikalar saatler geçmiyordu.Çok kızmıştım Anwar Yusuf Turaniye vede kendime.
Kendime kızma sebebim KERİZ yerine konmamdı.Anwar Yusuf Turan,ye kızma sebebimde ona çok saygı gösteriyordum çok üzülüyordum Doğu Türkistanda yaşanılan olaylar için ve Anvarın bana yalan atmasınıda KABULLENEMİYORDUM açıkçası.
Anwarla yaptığım telefon görüşmesinde Anwar sen neden bana yalan attın.Paramız yok dedin ama sen Türkiyeye Devamlı CİA dan aldığın paraları gönderiyorsun deyince.Bana ben fakir bir Öğretmenim ben nereden para alıpta gönderebirim diye yalanlara devam edince ona bağırarak whatsaptan sana Westel union makbuzlarını yolladım bir bak dediğimde.
Bana siz büyük adamsınız nasıl buldunuz ?Nereden buldunuz bu makbuzları deyince bayağı o zaman ona sinirimden hakaret ettim ve sen artık Türkiyede bir hiçsin dedim ve artık Türkiyede Anwar ve sözde Hükümetinin hiç bir önemi değeri yok.
Sadece sosyal medyadan öğrendiğim şimdide Öldürülen Dünyaca önlü milyar dolarlık serveti olan bir Uygur mayya suç örgütünün eşiyle evlenmiş.Okullar tatil olunca Öldürülen Mafyanın eşini Amerikaya götürüp orada İtirafçı yapıp Çinden vergisiz çıkartılan elektronik eşyaların yıllardır vergisiz olarak Rusya ve diğer ülkelere nasıl pazarlandğını anlatacakmış.
Yani cia Türkiyede yeni bir oyunun peşinde.Bayan Wifuli ile Anwar bu konuda anlaşmış.