ABD ve NATO’nun, Kiev’e doğrudan destek verdiğinin de altını çizen Ryabkov, “ABD ile prensip olarak müzakere seçeneği oldukça zor. Londra ve NATO başkentleri ile birlikte Kiev’i doğrudan askeri operasyonlar yoluyla topraklarımıza sürüklemeye zorluyorlar” ifadelerini kullandı.

‘BİZ KİMSEYİ NÜKLEER SİLAHLA TEHDİT ETMİYORUZ’

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kısmi seferberlik ilanı sırasında batıya karşı tüm olanaklarını kullanacakları yönündeki ifadelerin nükleer tehdit olmadığını savunan Ryabkov, “Biz kimseyi nükleer silahla tehdit etmiyoruz. Bu silahların kullanım kriterleri askeri doktrinde tanımlandı ve 2 Haziran 2020 tarihli ‘Nükleer Çevreleme Alanındaki Rusya Devlet Politikasının Esasları’ belgesinde netleştirildi. ABD, Rusya’nın ulusal güvenliğine kasten tehdit oluşturuyor. Ayrıca belirli senaryolarda kullanılması öngörülen Rident-2 denizaltı balistik füzeleri ve B61-12 tipi yeni nükleer bombayı hem ordunun envanterine aldı hem de Avrupa’ya konuşlandırdı. Bu ulusal güvenliğimize kasten tehdittir” dedi.

Zelenskiy yönetimi tarafından Ukrayna’ya, ABD askeri gönderilmeyeceği yönündeki açıklamaları da olumlu bulduklarını belirten Ryabkov, “Ukrayna’daki resmi yetkililerin ABD askerlerinin Ukrayna’ya gönderilmeyeceğine dair tekrarlanan açıklamaları göz önüne alındığında, Biden yönetiminin de Ukrayna’daki çatışmanın kontrolsüz bir şekilde tırmanmasının sebep olacağı tehlikenin farkında olduğunu umuyoruz” şeklinde konuştu.