Cemal Enginyurt ve Emrah Topal, Latif Şimşek’e fiziki saldırıda bulundu.

Gazeteci Latif Şimşek’i televizyon programında çıkan tartışma sonrasında darbettiği gerekçesiyle tutuklanan Demokrat Parti Milletvekili Cemal Enginyurt’un koruması olduğu iddia edilen Emrah Topal’ın (41) ifadesi ortaya çıktı. Topal ifadesinde, “Müdahale etmek istedim ancak aşırı tahriklerinden dolayı öfkeme yenildim ve şahsa fiziki müdahalede bulundum. Daha sonra da orada bulunan kişiler araya girdi sakinleştim ve kanal binasından ayrıldım. Haberlerden Latif Şimşek’in şikayetçi olduğunu öğrenince kendim gelip teslim oldum. Bir anlık sinirlilik hali ile yaşanan bir olaydır” dedi.

Demokrat Parti Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt geçen cuma akşamı katıldığı televizyon programında gazeteci Latif Şimşek ile tartıştı. Tartışmanın büyümesiyle Enginyurt ve koruması olduğu iddia edilen Emrah Topal, Latif Şimşek’e fiziki saldırıda bulundu. Bunun üzerine Latif Şimşek Milletvekili Cemal Enginyurt ve Emrah Topal’dan şikayetçi oldu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Başsavcılık olay sırasında televizyon programının yapıldığı kanalda resmi görevi bulunmayan Emrah Topal hakkında ise gözaltı talimat verdi. Topal, olayın yaşandığı gün gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Emrah Topal tutuklanarak cezaevine gönderildi. Başsavcılık, Milletvekili Cemal Enginyurt hakkındaki soruşturma evrakının da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderileceğini bildirdi.

“YUMRUKLARDAN BİRKAÇ TANESİ YÜZÜME GELDİ”

Olayın ardından emniyete giderek Cemal Enginyurt ve Emrah Topal’dan şikayetçi olan Gazeteci Latif Şimşek ifadesinde, “Programın konuklarından Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı olarak tanıdığım Milletvekili Cemal Enginyurt’a konuşmalar esnasında ‘bu ülkenin hakimini de savcısını da polisini de istihbaratını da bu kadar küçümseyemezsiniz’ şeklinde bir söylemde bulunduğumda şahıs bana bir anda sesini yükseltti, ben de kendisine cevap verdim. Şahıs bir anda koltuğundan kalkarak bana doğru yürümeye başladı.

Ben de bulunduğum koltuktan kalktım ve karşılıklı olarak tartışmaya başladık. Bu sırada program moderatörü Pınar Işık Ardor, programın diğer konukları olan Doğan Çağlar ve Barış Yarkadaş araya girdi. Programa ara verildi. Doğan Çağlar, Cemal Enginyurt’u uzaklaştırmaya çalıştığı esnada şahıs masanın etrafından dolanıp yeniden üstüme doğru koşarak tarafıma saldırmaya çalıştı. Etrafıma ve anneme çeşitli küfürler etti. Cemal Enginyurt’un yanında kanala gelen ancak programın konuğu olmayan erkek şahıs bana bir anda arkadan sarılıp yüzüme doğru yumruk sallamaya başladı ve yumruklardan birkaç tanesi yüzüme geldi. Kendimi korumaya çalıştığım esnada yine bu şahıs bana tokat atarak küfür ve hakaretlerde bulunmaya devam etti.

“LATİF BEYİ SAKİNLEŞTİRMEK AMACIYLA ÖNÜNDE DURARAK ‘SAKİN OL’ DİYEREK YERİNE OTURMASINI İSTEDİM”

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma kapsamında gözaltına alınan Emrah Topal ise emniyetteki ifadesinde “Arkadaşım Ali Şenyurt, Demokrat Parti Milletvekili Cemal Enginyurt’un danışmanıdır. Canlı yayına katılacaklarını öğrenince yanlarında misafir olarak katılmak istedim. Ali Şenyurt, Milletvekili Cemal Enginyurt ve Cemal Bey’in yardımcısı adını Sedat olarak bildiğim kişi kanala gittik. Cemal Enginyurt program yapılan bölüme geçti, biz de misafirler için bulunan ayrı bir odada bekledik. Programın bir bölümünde sesler yükselmeye başladı. Yayının kesildiğini görünce tekrar ara verildiğini düşünerek stüdyoya gittik. İçeri girdiğimizde Cemal Enginyurt ile Latif Şimşek arasında sözlü tartışma olduğunu gördük.

Program konukları Cemal Bey’i sakinleştirmeye çalışıyordu. Latif Bey’i sakinleştirmek amacıyla önünde durarak ‘sakin ol’ diyerek yerine oturmasını istedim. Ancak bana bir anda sinirli bir şekilde ‘sen kimsin lan’ diye tepki verdi. Sinir hali olduğunu düşünerek karşılık vermedim” diye konuştu.

Latif Şimşek konuşuyordu. Gayet normal, gayet makul, gayet sıradan bir cümle kurmuştu. Tepkiye yol açacak, hatta tartışma çıkaracak bir şey bile değildi söylediği.

Cemal Enginyurt, üslupsuz bir saldırganlıkla Latif Şimşek’in sözüne daldı. Kabadayılık taslayarak Şimşek’i susturmaya çalıştı. Şimşek, gereken karşılığı verince de stüdyoda üzerine yürüdü. Reklam arası verildi. Sonra ortaya çıkan görüntülerden anlıyoruz ki: Bu sefer koruması da devreye girmiş. Latif Şimşek’i birlikte darp etmişler.

Cemal Enginyurt, bir ara sosyal medyaya egemen olan muhalif kesimlerin alay ettikleri, kafa buldukları, tepki gösterdikleri bir figürdü.

Fakat Enginyurt, Cumhur İttifakı’ndan Millet İttifakı’na geçince…

Bir zamanlar alay ettikleri, kafa buldukları, tepki gösterdikleri bu adamı, el üstünde tutmaya başladılar.

Televizyonlarında ağırladılar, gazetelerinde manşete çektiler.

Sosyal medya hesaplarından gaz verdiler.

Bu durum Cemal Enginyurt’un kişilik yapısını sanırım şöyle etkiledi:

“Bu yeni geldiğim çevre, çok şahane bir çevreymiş yahu! Ne yapsam, ne etsem gidiyor. Arkamda sürekli kapı gibi duran bir kitle var. O zaman dalayım gitsin.”

Son dalmasının bir numaralı sorumlusu, işte bu tuhaf ortamdır.

İki numaralı sorumlu ise Enginyurt’un kişiliğinde zaten var olan barbarlığa, vandallığa, kabalığa, şiddete olan yatkınlıktır.

Eğer Cemal Enginyurt’u bu denli cüretkâr hale getiren, bu denli küstah bir saldırganlık içine sokan, bu denli gaza getiren bu tuhaf ortam yok olursa…

Cemal Enginyurt, kendisini insani tavır almaya, düzgün tutum almaya, uygar davranmaya zorlayabilir.

Peki bu ortam nasıl yok olur?Mesela şöyle:

Muhalif kesimler, şu son vakaya…

Enginyurt’un Cumhur İttifakı’nı desteklediğini, saldırdığı gazetecinin de Barış Yardakaş olduğunu varsayarlar ve tepkilerini buna göre gösterirlerse…

Bu iş olur.

Muhalif kesimler, böyle davranırlarsa…

Cemal Enginyurt, uygar bir insan gibi davranmak için kendisini zorlayabilir.

Aksi takdirde…

HANDE’NİN ÖNERİSİNE YÜZDE YÜZ DESTEK

HÜRRİYET Ankara Temsilcisi Hande Fırat, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımda televizyon stüdyolarındaki saatli bombaya dikkat çekmiş ve şunu yazmış:

“Gazete ve TV binalarına ‘koruma’ adı altında resmi polis olmayan kişiler girmemeli. Ayrıca TV binaları ve stüdyoları, ‘silahla girilmeyecek yerler’ arasına kanunen mutlaka alınmalı.”

Hande de ben de televizyonda tartışma programı yapıyoruz.

Bu nedenle tehlikelinin daha çok farkındayız.

Hande’nin bu önerisinin karşılık bulmasını diliyorum.